Periton ve barsak adezyonları, karın cerrahisi sonrasında ortaya çıkan ve cerrahların önemli bir sorunu olan durumlardır. Bu adezyonlar, intestinal tıkanıklıklara, infertiliteye, karın ağrısına ve tekrar cerrahi operasyonların zorlaşmasına neden olabilir. En iyi cerrahi teknikler bile adezyonları önlemekte yetersiz kalır ve bu nedenle az ya da çok adezyon oluşabilir. Karın cerrahisi geçiren hastaların yaklaşık %90'ında adezyon oluşurken, yaklaşık %3'ünde intestinal obstrüksiyon meydana gelir. Periton ve serozal yüzeylerin yaralanması, adezyon oluşumuna neden olur. Bu yaralanma sonucunda, mast hücrelerinden salınan histamin ve vazoaktif kininler, kapiller permeabilitede artışa ve seröz mayi oluşumuna yol açar. Peritona emilemeyen bu mayi, peritona komşu organlar ve peritoneal yüzey arasında fibröz bağlar oluşmasına sebep olur. Ayrıca, peritoneal hasarlanma tromboplastin salınımını uyararak fibrin gelişmesini aktive eder ve adezyon oluşumunu tetikler. Adezyonların oluşumunu en aza indirmek için, abdominal organlara minimal düzeyde mekanik travma uygulanması ve peritoneal ve serozal defektlerin sütüre edilmeyip açık bırakılması önerilmektedir. Bu çalışmada, sıçanlarda yapılan bir deneyde, peritonun açık bırakılması durumunda daha fazla adezyon oluştuğu tespit edilmiştir. Ayrıca, barsakların kuru gaz ile silinmesi, ıslak gaz ile silinmesine göre adezyonun daha ciddi şekilde artmasına neden olmuştur.(AI)