Endometriozis, pelvik ağrı ve infertilite ile karakterize edilen bir hastalıktır. Bu hastalık, endometrial bez ve stromal dokunun normal yerinin dışında bulunduğu durumlarda ortaya çıkar. Toplumda reprodüktif yaşta olan kadınların %4-10'u endometriozis ile etkilenirken, kronik pelvik ağrı şikayeti olan kadınların yaklaşık %80'i bu hastalıktan etkilenmektedir. Adolesanlarda endometriozis görülme sıklığı hakkında kesin veriler bulunmamakla birlikte, yapılan çeşitli çalışmalarda endometriozis ön tanısıyla laparoskopi yapılan hastaların %19-73'ünde bu hastalığın görüldüğü bildirilmiştir. Endometriozisin patogenezi hala tam olarak anlaşılamamıştır. Erken menarş, aile hikayesi ve bazı Mülleryen anomalileri adolesan endometriozisi için risk faktörleri olarak bildirilmektedir. Endometriozis genellikle erişkin hastalığı olarak bilinse de, geriye dönük sorgulamalar sonucunda semptomların adolesan dönemden itibaren görüldüğü belirtilmektedir. Adolesan dönemde endometriozis tanısı konulması zor olabilir çünkü pelvik dokuların değerlendirilmesi için gerekli olan abdominal ultrasonografi genellikle yapılmamaktadır. Ancak son yıllarda yapılan çalışmalar sayesinde adolesan dönemde endometriozis tanısı ve tedavisi artmıştır. Semptomların başlangıç yaşı azaldıkça tanı konulana kadar geçen süre artar, bu nedenle erken tanı ve tedavi önemlidir. Endometriozis için patognomonik bir semptom bulunmamaktadır, ancak dismenore, kronik pelvik ağrı, konstipasyon, intestinal kramplar, mesane ağrısı, aşırı yorgunluk ve infertilite adolesanların başvuru şikayetleri arasında yer almaktadır. Pelvik ağrı, adolesanlarda en sık başvuru şikayetidir ve genellikle kişinin sosyal aktivitelerden ve okuldan geri kalmasına neden olur.(AI)