Türkiye'de ağız ve diş sağlığı hizmetleri hem kamu hem de özel sağlık kuruluşları tarafından sunulmaktadır. Kamu tarafından sağlanan hizmetler arasında ağız ve diş sağlığı hastaneleri, ağız ve diş sağlığı merkezleri, genel hastaneler ve eğitim hastaneleri bulunmaktadır. Ancak, birinci basamak sağlık kuruluşlarındaki diş hekimliği hizmetlerinin genel sağlık sistemine entegrasyonu zayıftır. Bu nedenle, koruyucu diş hekimliği hizmetlerinde devletin daha fazla sorumluluk alması gerekmektedir.Sağlık-Sen Stratejik Araştırma Merkezi'nin yayınladığı bir analizde, ağız ve diş sağlığı hizmetlerinin geliştirilmesi, toplumda farkındalığın artırılması, teknoloji kullanımına dayalı yenilikçi bir eğitim modelinin sağlanması, Ar-Ge desteği ve aile diş hekimliği sisteminin uygulanması gibi hedefler belirlenmiştir.Türkiye'deki ağız ve diş sağlığı hizmetleri bazı sorunlarla karşılaşmaktadır. Bu sorunların tespiti için yapılan araştırmalar, daha iyi bir model önerisi oluşturulmasına yardımcı olmaktadır. Ülkemizdeki sistem ve modeller dünya genelinde incelenmiş ve anket çalışmalarıyla çeşitli sorunlar belirlenmiştir. Yeni bir model oluşturulurken toplumun sorunlarına çözüm bulunmalı, çalışanların mutluluğu gözetilmeli ve bilimsel çalışmalara önem verilmelidir. Sorunların tespiti ve çözüm önerileri için daha fazla bilimsel araştırmaya ihtiyaç vardır. Tüm paydaşların görüşleri alınarak sorunlara çözümler bulunmalıdır.Koruyucu ağız ve diş sağlığı hizmetleri, sağlıklı durumun korunması amacıyla uygulanan hizmetlerdir. Bu hizmetler, kişinin kendisine ve çevresine yönelik olmak üzere iki alt grupta incelenebilir. Çevreye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri, kişinin çevresini olumlu yönde etkileyerek sosyal, fiziksel, biyolojik ve kimyasal faktörleri iyileştirmeyi amaçlar. Kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ise hastalıklara karşı dirençli olmayı ve erken tanı koymayı hedefler. Sağlığın korunması, hastalıkların önlenmesi ve erken teşhis için sağlık hizmetlerinin önemi büyüktür.(AI)