Bu makalede, ortodonti tedavisi sırasında kök rezorpsiyonu ile ilişkisi incelenmektedir. Normal oklüzyonda, üst moların alt moların bukkal oluğuna oturması ve dişlerin düzenli bir şekilde sıralanması gerekmektedir. Ortodontik tedavi, çenelerin ve dişlerin estetik, fonksiyon ve fonasyonunu iyileştirmeyi amaçlamaktadır. Ancak, bu tedavi sonucunda istenmeyen yan etkiler ortaya çıkabilir. En sık görülen yan etkilerden biri, eksternal apikal kök rezorpsiyonudur. Bu rezorpsiyon, dişin sement ve dentin dokularının odontoklast hücreleri tarafından ortadan kaldırılmasıyla oluşur. Ortodontik tedavi gören hastalarda bu kök rezorpsiyonu sıkça görülmektedir. Kök rezorpsiyonunun histolojisi incelendiğinde, fizyolojik koşullarda daimi dişlerin mineralize dokularında rezorpsiyon sürecinin oluşmadığı görülmektedir. Ancak, presement zarar gördüğünde veya bütünlüğü bozulduğunda, rezorpsiyon prosesi başlar. Bu rezorpsiyon inflamatuar kök rezorpsiyonu olarak adlandırılır ve eksternal veya internal olarak seyredebilir. Ortodontik kuvvetin şiddeti arttığında periodontal ligament içindeki damarların iskemisi sonucu hiyalinize doku oluşur. Bu dokunun ortadan kaldırılması için üretilen sinyaller, ortodontik kök rezorpsiyonunun temel mekanizmasıdır. Kemik iliği ve periodontal ligamentten köken alan mononükleer hücre öncülleri, kök rezorpsiyonunda görev alır. Bu hücreler, minerallerin rezorpsiyonundan sorumlu olan proteaz enzimini salgılarlar. Rezorpsiyon için uygun asidik ortam, karbonik anhidraz-2 tarafından üretilen protonların rezorpsiyon sahasına transferi ile sağlanır.(AI)
Atıf Sayısı :