Tekrarlayan gebelik kayıpları, kadın sağlığı kliniklerinde sıkça karşılaşılan ve tedavisi zor olan durumlardan biridir. Bu durum çoğunlukla etiyolojisi bilinmeyen ve kanıta dayalı tedavi yöntemlerinin sınırlı olduğu bir sorundur. Ayrıca, kadınların üreme döneminde sıkça karşılaştığı bir problemdir. Bu yazıda, tekrarlayan gebelik kayıplarının değerlendirilmesi, etiyolojik faktörlerin belirlenmesi ve kanıtlanmış tedavi yöntemlerinin literatür bilgileri ışığında gözden geçirilmesi amaçlanmıştır.Gebelik kaybı, vajinal kanama, ağrı ve uterin kramplarla birlikte gebeliğin uterusdan atılması ve gebelik belirtilerinin kaybolmasıyla ortaya çıkar. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, gebelik ürününün ağırlığı ve gebelik süreci kriter alınarak, 20. gebelik haftasından önce, 500 gramın altındaki embriyo veya fetüs ve eklerinin tamamının ya da bir kısmının uterusdan atılması olarak tanımlanır. Tekrarlayan gebelik kayıpları, ultrasonografi veya histopatolojik olarak kanıtlanmış en az iki gebelik kaybı olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca, primer (daha önce canlı doğum olmamış) ve sekonder (daha önce canlı doğum sonrası) olarak sınıflandırılır.Tekrarlayan gebelik kayıplarının etiyolojisi çeşitli faktörlere bağlı olabilir. Bunlar arasında anatomik, immünolojik, genetik, endokrin, enfeksiyöz, trombofilik ve çevresel faktörler yer alır. Önceki gebelik kaybı sayısı, gebelik kaybı nedeni, gebelik haftası veya gebelik arası süre, anne yaşı, gebelik sayısı ve uterustaki anatomik bozukluklar gibi faktörler, tekrarlayan gebelik kaybı riskini artırabilir.Bu bilgiler ışığında, tekrarlayan gebelik kayıplarının etiyolojisi ve risk faktörleri hakkında daha fazla bilgi edinmek önemlidir. Bu sayede, etkili tedavi yöntemleri geliştirilebilir ve bu sorunla karşılaşan kadınların sağlıklı bir gebelik geçirmeleri sağlanabilir.(AI)