Sepsis, son derece karmaşık bir klinik durumdur ve giderek artan sıklıkta görülmektedir. Sepsis, doku hipoperfüzyonu, endotel disfonksiyonu ve koagülasyona yatkınlık gibi patofizyolojik olaylar sonucunda çoklu organ yetmezliklerine yol açar. Yüksek morbidite ve mortaliteye sahip olan sepsis, acil ve agresif tedavi gerektirir. Ancak halen tam etkili bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Sepsis, dünya genelinde önemli bir halk sağlığı sorunu olup her yıl yaklaşık 30 milyon insan sepsis öntanısı almakta ve 6 milyon insan bu nedenle hayatını kaybetmektedir. Sepsis, yaşlanan nüfus, kanser ve diyabet gibi eşlik eden hastalıkların artmasıyla birlikte daha da yaygın hale gelmektedir. Hayvan modelleri, sepsis üzerindeki karmaşık mekanizmaları anlamak ve yeni tedavi yaklaşımları geliştirmek için önemli bir araçtır. Ancak şimdiye kadar yapılan klinik çalışmalarda hayal kırıklığı yaratan birçok deneysel strateji bulunmaktadır. Bu çalışmada, farelerde polimikrobiyal sepsis ve bağışıklık baskılayıcı ikincil enfeksiyon modelleri kullanılarak inflamasyon, hücresel apoptoz ve hayatta kalma gibi faktörler incelenecektir. Sepsis tanımı, enfeksiyon varlığına sistemik inflamatuar yanıt olarak kabul edilmektedir. Konak immün yanıtının etkili olduğu düşünülmektedir. 2016 yılında yayınlanan kılavuzlar, sepsis tanısı ve yönetimi için ortak bir dil oluşturmayı amaçlamaktadır.(AI)
Atıf Sayısı :