Hepatit B, dünya genelinde ve Türkiye'de yaygın olarak görülen bir halk sağlığı sorunudur. Yaklaşık olarak dünya nüfusunun yarısında Hepatit B virüsü enfeksiyonu olduğu tahmin edilmektedir. Kronik Hepatit B taşıyıcılığının ise 350 milyondan fazla olduğu düşünülmektedir. HBV enfeksiyonu olan hastaların çeyreğinde siroz veya karaciğer kanseri geliştiği ve %15-25'inin HBV ile ilişkili karaciğer problemlerinden öldüğü bildirilmektedir. Her yıl 600.000'den fazla kişi HBV ile ilişkili hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetmektedir.HBV'nin dünya genelindeki dağılımı ve bulaş yolları coğrafi bölgelere göre farklılık göstermektedir. Türkiye orta endemik bir bölgede yer almaktadır. HBV'nin bulaşma yolları arasında parenteral bulaş (enfekte kan ve vücut sıvıları ile bulaşma), cinsel yolla bulaşma, HBsAg pozitif anneden bebeğe bulaşma (vertikal) ve horizontal yol (HBsAg pozitif kişilerle cinsel dışı yakın temas) bulunmaktadır.Hepatit B enfeksiyonu yüksek endemik bölgelerde doğum sırasında veya çocukluk döneminde, düşük endemik bölgelerde ise genç-erişkin döneminde cinsel yolla veya intravenöz ilaç kullanımıyla bulaşmaktadır. HBV enfeksiyonu için yüksek risk taşıyanlar arasında HBsAg pozitif kişilerin aileleri, hiperendemik bölgelerde doğanlar, bakımevlerinde kalanlar ve bu kişilere bakanlar, sık kan transfüzyonu yapılan hastalar, organ nakli yapılanlar, intravenöz ilaç kullananlar, homoseksüeller, HIV pozitif veya HCV ile enfekte kişiler, sağlık çalışanları yer almaktadır.HBV enfeksiyonu diğer hepatit virüslerine göre farklı bir seyir göstermektedir ve akut veya kronikleşerek siroz ve karaciğer kanseri gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir.(AI)
Atıf Sayısı :