Beyin tümörlerinin tedavisinde cerrahi müdahale genellikle ilk tercih olmasına rağmen, tümörün tamamen çıkarılması her zaman mümkün olmayabilir. Bu durumda, düşük veya yüksek dereceli glial tümörlerin tedavisinde radyoterapi önemli bir rol oynamaktadır. Düşük dereceli tümörlerde tümör tamamen çıkarıldıysa genellikle ek radyoterapiye ihtiyaç duyulmaz, ancak nüks durumunda radyoterapi endikasyonu bulunmaktadır. Diğer beyin tümörlerinin tedavisinde de radyoterapi uygulanmaktadır. Glioblastoma için ise cerrahi sonrası standart tedavi, eşzamanlı ve adjuvan temozolomid ile birlikte radyoterapidir. Ancak, tümörün infiltratif ve radyorezistan doğası nedeniyle nüks hala önemli bir sorundur. Nüks eden gliomaların tedavisinde genellikle sistemik tedavi ve/veya cerrahi müdahale uygulanır. Ancak, cerrahi müdahale sınırlıdır çünkü tümörlerin infiltratif doğası ve cerrahi müdahalelerin ciddi yan etkileri nedeniyle risklidir. Kemoterapi, nüks veya progresif beyin tümörlerinin tedavisinde temel bir rol oynamaktadır, ancak mevcut tedavilerin sonuçları genellikle yetersizdir. Bu nedenle, rekürren beyin tümörlerinin yeniden radyoterapisi (2. seri radyoterapi) gibi yeni tedavi yöntemleri araştırılmaktadır. Bu tedavi yöntemi, radyasyon onkologlarını endişelendiren ciddi toksisitelerin bulunmasına rağmen, teknolojik gelişmeler ve radyasyon toleransının daha iyi anlaşılması nedeniyle uygulanabilir hale gelmiştir. Yapılan çalışmalar, rekürren beyin tümörlerinin yeniden radyoterapisinin etkili olabileceğini göstermektedir. Ayrıca, kombine tedavilerin tek başına kemoterapiye göre daha iyi sonuçlar sağlayabileceği de belirtilmektedir.(AI)