Bu makalede, dürtüsellik kavramı ele alınmaktadır. Dürtüsellik, Freud tarafından ortaya atılan bir kavram olup, organizmanın fizyolojik bir ihtiyacın neden olduğu rahatsızlık ve gerginlik durumunu gidermek için ortaya çıkan bir güçtür. Dürtü, patolojik hale gelmesinin sebebi ise engellenememesidir. Dürtü, ani ve kısa süreli olarak ortaya çıkabileceği gibi patlayıcı bir şekilde de ortaya çıkabilir. Dürtüsellik, kişinin kendisine veya çevresine zarar verebilecek zararlı bir dürtüye engel olamaması durumudur ve hayatın her alanını etkileyebilen bir sorundur. Dürtüsellik, nörolojik ve psikiyatrik hastalıkların ana bileşenidir ve çok boyutlu bir kavramdır. Bu konu, birçok disiplinin ilgisini çekmektedir. Dürtüsellikle ilgili yapılan tanımlamalar ve değerlendirme yöntemleri incelenmiş ve dürtüsellik ile diğer ruhsal bozukluklar arasındaki ilişki ele alınmıştır. Dürtüselliğin net bir tanımı olmamakla birlikte, dürtüsel davranışların bir parçası olarak ele alındığı belirtilmiştir. Dürtüsel kişiler, davranışlarının etkilerini tahmin etmekte güçlük çekerler. Dürtüsellik, olumsuz duygulara karşı duyarlılığın azalması, plansız ve hızlı tepkiler verme, uzun vadeli sonuçları dikkate almama gibi özellikleri içermektedir. Dürtüselliği tanımlamak için yapılan çalışmalar, dürtüselliğin farklı yönlerini ele almaktadır. Bazı yazarlar dürtüselliği, düşünmeden veya bilinçli karar almadan hızlı bir şekilde eyleme geçme olarak tanımlamaktadır.(AI)