Bu makalede, anestezi yönetiminde solunum sisteminin önemi ve solunumsal komplikasyonların nasıl meydana geldiği üzerinde durulmaktadır. Solunum sistemi, anestezik ajanların alımı ve atılımının gerçekleştiği bir yerdir ve cerrahi operasyonlar sırasında hastanın pozisyonu solunum fizyolojisinde ciddi değişikliklere neden olabilir. Solunum sistemi kaynaklı komplikasyonların çoğunun ölümcül sonuçlara yol açabileceği belirtilmektedir. Bu nedenle, solunum sistemi monitörizasyonunun önemi vurgulanmaktadır.Makalede, kapnografinin solunum sırasında ekspire edilen havadaki karbondioksit (CO2) seviyesini ölçmek için kullanılan bir yöntem olduğu ifade edilmektedir. Kapnografinin hipoksiye neden olabilecek durumların etiyolojisini tanımlayabildiği belirtilmektedir. Bu nedenle, pulse oksimetre ve kapnografi monitörizasyonunun eş zamanlı kullanılmasının solunumsal kaynaklı ciddi komplikasyonlarda önemli ölçüde azalmaya neden olduğu ifade edilmektedir.Makalede ayrıca karbondioksit fizyolojisi üzerinde durulmaktadır. Karbondioksitin solunum havasında düşük konsantrasyonda bulunduğu ve solunum yoluyla atıldığı belirtilmektedir. Vücuttaki CO2 miktarının alveolar ventilasyon, pulmoner kan akımı ve üretim-atılım dengesine bağlı olduğu ifade edilmektedir. CO2'nin akciğerlerden alveoler boşluğa geçtiği ve buradan da dolaşıma katıldığı belirtilmektedir.Son olarak, CO2 ve oksijen arasındaki denge üzerinde durulmaktadır. CO2 ve oksijen arasındaki etkileşimin oksijen-hemoglobin ve CO2 disosiyasyonu yoluyla gerçekleştiği ifade edilmektedir.Bu makalede, solunum sistemi monitörizasyonunun önemi ve kapnografinin solunumsal komplikasyonların tanımlanmasında nasıl kullanılabileceği üzerinde durulmaktadır. Ayrıca, karbondioksit fizyolojisi ve CO2 ile oksijen arasındaki denge üzerinde bilgi verilmektedir.(AI)
Atıf Sayısı :