Eozinofilik akciğer hastalıkları, akciğer interstisyumu ve alveolar boşlukların polimorfonükleer eozinofillerinin belirgin infiltrasyonu ile karakterize bir grup yaygın parankimal akciğer hastalığıdır. Bu hastalıkların ortak özelliği, sistemik kortikosteroid tedavisine dramatik bir yanıt ve genellikle herhangi bir kalıcı hasar olmaksızın iyileşme göstermeleridir. Alveolar eozinofili, bronkoalveolar lavajda (BAL) eozinofil yüzdesinin %25'ten fazla olması ve periferik kanda eozinofil sayısının 1000/µL üzerinde artış göstermesi ile tanımlanır.Eozinofiller, parazitlere karşı konakçı savunmasında rol oynayan ve alerjik reaksiyonları teşvik eden granülositlerdir. Kemik iliğinde gelişen eozinofiller, kemokinler ve sitokinlerin etkisiyle kandan hedef dokulara göç eder. Eozinofiller, geniş granül ürünleri ve sitokinlerin yanı sıra hücrelerle doğrudan etkileşim yoluyla bağışıklık fonksiyonlarını düzenler. Eozinofillerin immünolojik regülasyonu, doğuştan gelen immüniteden adaptif immüniteye kadar uzanır ve immün olmayan hücreleri içerir.Eozinofilik pnömonilerin tanısı, klinik ve görüntüleme bulgularının yanı sıra periferik kan ve/veya alveolar eozinofilinin gösterilmesine dayanır. Bronkoalveolar lavaj, invaziv olmayan bir tanı yöntemi olarak kullanılabilir. Eozinofilik akciğer hastalıklarının tanısı için BAL sıvısında eozinofil yüzdesinin %25 ve üzeri olması önemlidir. Periferik kanda ise eozinofil sayısının 1000/µL ve üzerinde olması, tipik klinik ve radyolojik bulguların varlığıyla birlikte eozinofilik akciğer hastalıklarının tanısında duyarlı bir yöntemdir.Eozinofilik pnömoni hastalarında total IgE seviyesinin yüksek olması da tanıya yardımcı olabilir. Bu hastalıkların tedavisinde sistemik kortikosteroidler etkili bir seçenektir ve genellikle hastaların iyileşmesini sağlar.(AI)