Bu metinde, çocukluk çağı obezitesinin psikososyal ve davranışsal faktörlerini ele alan bir çalışmadan bahsedilmektedir. Metinde, son 30 yılda çocukluk çağı obezitesinin dünya genelinde artış gösterdiği ve özellikle gelişmiş ülkelerde obezite oranlarının hızla yükseldiği belirtilmektedir. Amerika Birleşik Devletleri'nde çocukların yaklaşık %30'unun aşırı kilolu veya obez olduğu tespit edilmiştir. Obezite prevelansı yaşla birlikte artmaktadır ve okul öncesi çocuklarda %22.8, okul çağındaki çocuklarda %34.2 ve ergenlerde %34.5 oranında aşırı kilolu veya obez bireyler bulunmaktadır. Obezite, çocukluk döneminde tip 2 diyabet, hipertansiyon, hiperkolesterolemi gibi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Çocukluk çağı obezitesi, yetişkinlik döneminde obezitenin önemli bir öngörücüsüdür ve çocuğun yaşı, obezitenin şiddeti ve ebeveyninde obezite varlığı gibi faktörler etkili olmaktadır. Çocukluk döneminde yapılan müdahalelerin obezite tedavisinde önemli olduğu vurgulanmaktadır. Çocukluk çağı obezitesinin nedenleri karmaşık olup, bireysel faktörler, aile ortamı ve toplumun etkisi, intrauterin dönemden başlayarak etkileşime girilen faktörler gibi birçok etken rol oynamaktadır. Prenatal ve postnatal dönemde yaşanan faktörlerin obezite riskini etkilediği belirtilmektedir. Özellikle annenin yetersiz beslenmesi, sigara içmesi veya preeklampsi gibi durumlar plasental yetmezliğe neden olabilir ve bebeğin yeterince beslenememesine yol açabilir. Düşük doğum ağırlığı, orta düzeyde obezite riskiyle ilişkilendirilmektedir. Bu çalışmada, çocukluk çağı obezitesinin psikososyal etkileri ve yaşam kalitesi üzerindeki olumsuz etkileri de vurgulanmaktadır.(AI)