Bu bölümde, respiratuvar asid ve baz bozukluklarına yaklaşım konusuna değinilmektedir. Asit-baz bozukluklarının tanı ve tedavisi için serum elektrolitleri ve arteriyel kan gazlarının eşzamanlı olarak ölçülmesi gerekmektedir. Vücudun asit-baz dengesi, hücre içi ve hücre dışı sıvıdaki kimyasal tamponlama sistemi ile böbrek ve solunum sistemleri tarafından kontrol edilen düzenleyici mekanizmalar sayesinde pH'ı normal aralıkta tutmaya çalışır. Asit-baz bozuklukları, ciddi hastalıkların bir sonucu olarak ortaya çıkar ve elektrolit bozukluklarıyla birlikte morbidite ve mortaliteye katkıda bulunabilir. Respiratuvar asidoz ve alkaloz, vücutta üretilen ve atılan asit miktarının belirleyici olduğu asit-baz dengesinin solunumsal komponentidir. Respiratuvar asidoz, alveolar hipoventilasyon sonucu CO2 atılımının azalması ve CO2 birikiminin gerçekleşmesiyle oluşur. Akut dönemde baş ağrısı, konfüzyon, psikoz gibi belirtiler görülebilirken, kronik dönemde miyoklonik kasılmalar, narkotik benzeri etkiler ve pseudotümör serebri belirtileri ortaya çıkabilir. Respiratuvar asidozun nedenleri akut veya kronik olarak sınıflandırılabilir. Tedavide, asidoza neden olan primer etkenin düzeltilmesi ve yeterli ventilasyonun sağlanması önemlidir.(AI)
Atıf Sayısı :