Kanser, dünya genelinde ölüm sebepleri arasında ikinci sırada yer alan ve toplum sağlığı için önemli bir sorun olan bir hastalıktır. Kanser ağrısı, kanserin ilk semptomu olabileceği gibi en korkulan komplikasyonlarından biridir. Ağrı, hastalarda korku, anksiyete ve depresyon gibi duygusal sorunlara yol açabilir. Bu nedenle kanser tedavisinde ağrı yönetimi önemli bir yer tutar. Solid tümörlerde aktif tedavi alan hastaların %30-50'sinde ağrı görülürken, hastalığın ilerlemesiyle bu oran %90'a kadar çıkabilir.Kanser ağrısı farklı sınıflamalara tabi tutulabilir. Nosiseptif veya nöropatik ağrıya sebep olabilir ve genellikle karma bir ağrı tablosuna yol açar. Ayrıca, hastaların mevcut ağrısızlık durumunda aniden şiddetli ağrılar yaşayabileceği de görülebilir. Nosiseptif ağrı, organik bir hasar sonucunda nosiseptörlerin uyarılmasıyla ortaya çıkar. Somatik ve visseral ağrı olarak ikiye ayrılır. Visseral ağrı, torakal ve abdominal organlardaki hasardan kaynaklanırken, somatik ağrı, kemik, kas veya yüzeyel yumuşak dokulara zarar verilmesinden kaynaklanır. Nöropatik ağrıda ise nöral hasar söz konusudur ve genellikle duyu kaybıyla birlikte yanma, donma ve uyuşma gibi belirtiler görülür. Ağrının tipi, tedavi yöntemini belirlemek için önemlidir.Kanser ağrısı tedavisinde medikal tedavi ve girişimsel yöntemler kullanılır. Medikal tedavide nonopioid ajanlar, zayıf opioidler, güçlü opioidler ve adjuvan ilaçlar kullanılır. Ağrının şiddetine göre basamak tedavisi uygulanır. Girişimsel tedavilerde ise nörolitik ajanlar veya Radyofrekans Termokoagulasyon (RFT) yöntemiyle nöroablasyon ve nör blokaj uygulanır. Girişimsel tedaviler, hastanın opioid ihtiyacını azaltabilir ve yaşam kalitesini artırabilir.Sonuç olarak, kanser ağrısı tedavisi kanser tedavisinin önemli bir parçasıdır. Ağrının tipine ve şiddetine göre medikal tedavi veya girişimsel tedaviler uygulanır. Bu tedaviler, hastaların yaşam kalitesini artırabilir ve ağrıyı kontrol altına alabilir.(AI)
Atıf Sayısı :