Bu çalışmada, sınav kaygısının önemi ve etkileri üzerine bir değerlendirme yapılmıştır. Sınavlar, öğrenciler ve aileleri için önemli bir stres kaynağı olabilir ve öğrencilerin sınavlarla ilgili kaygı yaşamasına neden olabilir. Özellikle üniversite sınavı gibi yüksek riskli sınavlar, bireylerin gelecekteki eğitim ve kariyer seçimlerini etkileyebilir. Sınav kaygısı, bireyin gerçek performansını etkileyen ve olumsuz sonuçlar veya başarısızlık korkusuyla ilişkili olan bilişsel, davranışsal ve fizyolojik belirtilerin yaşandığı bir durumdur. Sınav kaygısı, belirli bir duruma veya uyarıcıya maruz kalmanın bir sonucu olarak ortaya çıkar ve geçici bir duygusal durum şeklinde kabul edilir. Sınav kaygısı, sürekli kaygı ile de ilişkilidir ve sürekli kaygı düzeyi yüksek olanların sınav kaygısına daha yatkın olduğu belirtilmektedir. Sınav kaygısı, DSM-5 anksiyete bozukluklarının bir alt tipi veya sunumu olarak kabul edilmektedir. Çalışmalara göre, önemli sayıda öğrenci sınav kaygısı yaşamaktadır ve sınav kaygısı düzeyi yaşa ve sınıf seviyesine göre değişebilmektedir. İlkokulun ilk sınıflarında sınav kaygısı artarken, beşinci sınıfa doğru stabil hale gelir ve ortaokul ve lise yıllarında sabit kalır. Üniversite yıllarında ise sınav kaygısı azalır. Bu çalışma, sınav kaygısının önemini vurgulamakta ve sınav kaygısıyla ilgili farklı yaş ve sınıf seviyelerindeki özellikleri tartışmaktadır.(AI)
Atıf Sayısı :