Cinsel istismar, çocuğun ruhsal, fiziksel, duygusal ve cinsel gelişimini olumsuz etkileyen ve yetişkinler tarafından yapılan her türlü davranışı ifade eder. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre dünya genelinde 1-14 yaş arası 40 milyon çocuk istismar veya ihmal edilmektedir. Türkiye'de ise çocuk istismarıyla ilgili olarak 1990 yılında imzalanan Çocuk Hakları Sözleşmesi önemli bir adımdır. Sözleşme, çocukları kötü muamelelerden korumak, istismarı önlemek ve istismara maruz kalan çocukların tedavisini sağlamakla devletin yükümlü olduğunu belirtmektedir. Cinsel istismar, bir erişkin tarafından kendi cinsel tatmini için baskı, tehdit veya kandırma yoluyla gerçekleştirilen her türlü cinsel içerikli davranışı ifade eder. Cinsel istismar vakaları genellikle gizli kalmakta ve sıklığı net olarak belirlenememektedir. Ancak yapılan çalışmalar, kız çocuklarının erkek çocuklarına göre daha fazla istismara uğradığını ve ergenlerde cinsel istismarın daha sık olduğunu göstermektedir. Cinsel istismara yatkınlık yaratan risk faktörleri arasında işlevselliği bozuk aileler, sözel-fiziksel şiddet, ebeveynlerde madde kötüye kullanımı, ebeveyn-çocuk bağlanmasındaki sorunlar, stresli yaşam koşulları ve anne-babanın ayrılması veya boşanması yer almaktadır. Türkiye'de yapılan çalışmalarda çocuk ve ergenlerde cinsel istismara uğrama oranının %9-18 arasında olduğu belirtilmektedir.(AI)