Ketojenik diyet (KD), yağdan zengin, protein ve karbonhidrattan fakir bir diyet şeklidir. Bu diyetin temel amacı, enerjinin büyük bir kısmının keton cisimlerinden sağlanmasıdır. Klasik KD, yağ/protein+karbonhidrat oranının 4:1 olduğu bir diyet şeklidir. KD'nin yanı sıra orta zincirli yağ asiti (MCT) diyeti, Modifiye MCT diyeti, düşük glisemik indeksli diyet ve Modifiye Atkins diyeti (MAD) gibi alternatifler de epilepsi hastalarında kullanılmaktadır. KD'nin tarihi, açlığın epilepsi üzerindeki etkisinden bahseden Hipokrat'a kadar uzanmaktadır. 20. yüzyılın başlarında, açlık tedavisinin nöbetleri azalttığı gözlemlenmiştir. Daha sonra düşük karbonhidrat ve yüksek yağ içeren bir diyetin epilepsi üzerinde etkili olduğu keşfedilmiştir. Günümüzde KD, dirençli epilepsiye ek olarak otizm spektrum bozukluğu, Parkinson, Alzheimer hastalıkları ve kanser tedavisinde de kullanılmaktadır. KD'nin etki mekanizması tam olarak bilinmemekle birlikte, keton cisimlerinin ve çoklu doymamış yağ asitlerinin etkili olduğu düşünülmektedir. KD, beynin glukoz yerine keton cisimlerinden enerji elde etmesini sağlayarak antikonvülzan etki gösterir. Ayrıca mitokondriyal aktiviteyi artırır, GABA seviyesini artırarak nöronal eksitabiliteyi azaltır ve sinaptik fonksiyonları stabilize eder. KD'nin antienflamatuvar ve antioksidan etkileri de vardır. Kalori ve glikoz kısıtlaması da KD'nin etkisinde rol oynar. KD, birçok genin düzenlenmesi üzerinden antikonvülzan etki gösterir.(AI)