İnsan kulağının 20 Hz ile 20 kHz aralığındaki ses
frekanslarını duyabilme becerisindeki kayıplar işitme yetersizliği/kaybı olarak
adlandırılır. İşitme kayıpları patolojinin lokalizasyonuna göre iletim tipi,
sensörinöral tip, mikst tip, santral tip ve fonksiyonel tip ı̇şitme kaybı
olarak sınıflandırılır. İşitme kaybının erken tanılanması ve tanıyı takiben erken
cihazlandırma ve ardından erken müdahale ve eğitime başlanması son derece
önemlidir. İşitme yetersizliği olan öğrencilerin eğitiminde; çocukların konuşma
dili becerilerini geliştirmek amacıyla, dinleme ve konuşma dili yöntemi olarak
bilinen sözlü yaklaşım; eklemeli iki dillilik ilkelerine bağlı kalarak işaret
dilinde yeterliliği geliştirmeyi amaçlayan işaret iki dilliliği olarak da
bilinen iki dilli-iki kültürlü yaklaşım ve öğrencilerin ihtiyaçlarını
karşılamak için kelime sırasını takip eden işaret dili, konuşma, dudak okuma,
ses yükseltme teknolojisi aracılığıyla dinleme ve parmakla heceleme dahil olmak
üzere çoklu iletişim araçlarının kullanımını savununan total iletişim
yöntemleri kullanılır. İşitme yetersizliği olan çocukların eğitminde hangi
yaklaşımın en uygun olduğu konusundaki tartışmalar halen devam etmektedir. İşitme yetersizliği olan çocukların dile ve iletişime
erişimin yanı sıra okuryazarlık gelişiminin de çocukların erken teşhis,
müdahale ve eğitim için önemlidir. Erken dönem eğitim bu bireylerin dil ve
konuşma, akademik ve sosyal-duygusal gelişimlerini olumlu yönde etkileyerek
hayata aktif katılımlarını destekleyecektir.
Atıf Sayısı :