Çalışmada, genelde, barış ve bütünleşme söylemleriyle öne
çıkan dini geleneklerin terörizmle ilişkisi ele alınmıştır. Özellikle İslam dünyasındaki otorite
boşluklarıyla paralel ilerleyen din ve terör tartışmaları merkeze alınmış; Müslüman radikalizmi ile
terörizmin kesişim noktaları üzerinde durulmuştur. Çok yönlü bir olgu olan din ve terör ilişkisi
beş açıklama düzeyinden oluşan bir model üzerinden açıklanmıştır. İlk düzey konunun zihinsel
kodlarına dair ideolojik zeminle ilgilidir. Weberci bakanlar için daha anlamlı olan bu bölümde dini terör,
idealizm ve duygunun kesiştiği noktada bir yorum ve zihniyet meselesidir. İkinci ve üçüncü açıklama
düzeyi dini yorumun niçin ve nasıl öldüren bir doktrine dönüştüğünün hikâyesidir. Burası tümüyle
fonksiyonalist olmasa da, işlevsel analizle şekillenen dini motifli terörün tarihi ve sosyal bağlamıdır.
Bir anlamda etki eden faktörlerle ilgilidir. Dördüncü açıklama düzeyi ise, tarihi ve sosyal bağlamı
modern bir kontekste yeniden üreten global süreçlerle ilgilidir. Dini motifli terörü anlamak aslında
sadece zihniyeti ve sosyal bağlamı anlamak değil; bu zihniyeti ve sosyal bağlamı yeniden var eden
“dünya ekonomik sistemini” anlamaktır. Burada zihniyet ve işlevsel analiz yanında özellikle
Wallerstein’a ait “dünya sistem yaklaşımı” kuramsal bir uzam olarak devreye girmiştir. Son açıklama
düzeyi bütün bu tartışmaların bir eylem ve örgütte nasıl somutlaştığını göstermek açısından teorinin
pratiğe dönüşmesini ifade eder. Burada el-Kaide Türkiye yapılanmasının 2003 İstanbul eylemleri örnek
olay olarak ele alınmıştır. Birbirini tamamlayan bu beşli açıklama düzeyi, İslam dünyasındaki din
ve terör tartışmalarını anlamak için kullanışlı bir model olarak düşünülmüştür. Bu modele göre
din ve terör yorum, psiko-sosyal bağlam ve küresel sistemin bir kombinasyonu içinde daha iyi
anlaşılabilir.
Bu kitabın bölümleri bulunmamaktadır.
Atıf Sayısı :