Teknolojik yenilikler günlük hayat için elzem birçok
kolaylıklar getirmektedir. Bu yenilikler ve sağlamış olduğu kolaylıklara paralel olarak artan
hareketsiz yaşam tarzı kaslar üzerinde kuvvet kaybına ve kemik kütlesinde azalmaya neden olabilmektedir.
Hareketsiz bir yaşam tarzına ek olarak yaşlanmaya eşlik eden ve bireylerin yaşam kalitesini olumsuz
yönde etkileyen hastalıklardan biri de osteoporoz hastalığıdır. Cinsiyet ayırt etmeksizin her
bireyde görülmekle beraber özellikle menopoz sonrası kadınlarda görülme oranı erkeklere kıyasla daha
fazladır. Son yıllarda, en yaygın küresel sağlık sorunlarından biri konumuna gelen osteoporoz
hastalığın önlenmesi için farmakolojik ve farmakolojik olmayan farklı tedavi yöntemleri mevcuttur.
Farmakolojik tedavinin ilaca bağımlılığı tetiklemesi ve bazı yan etkileri uzmanları alternatif tedavi
yöntemlerine yönlendirmiştir. Egzersizin kardiovasküler sağlık, kilo kaybı, diyabet gibi birçok
yönden insan sağlığı ve yaşam kalitesi üzerine etkileri bilinmekle beraber, yapılan çalışmalar egzersizin
osteoporozun etkilerini minimize edebileceği, azalan kemik mineral yoğunluğunun neden olduğu
düşme ve kırık riskini azaltabileceği düşüncesini de öne sürülmüştür. Sonuç olarak evrensel bir sağlık sorunu olan osteoporoz
hastalığından korunmak için çocukluktan itibaren hayatın vazgeçilmez bir parçası olarak
egzersiz programlarına (özellikle ek ağırlık ile yapılan kuvvet antrenmanlarına) katılım sağlamak
her yaş ve cinsiyetten birey için önem arz etmektedir.
Atıf Sayısı :