Yoğun Bakım Ünitelerinde bulunan
hasta sayısının giderek artması ve daha kompleks hale gelmesiyle birlikte Akut
Böbrek Hasarı sık karşılaşılan sorunlardan birisi olmuştur. Renal Replasman
Tedavileri, müdahalede kritik öneme sahip olup hemodiyaliz tedavisi de bu
yöntemlerden biridir. Hemodiyaliz tedavisinde amaç; üremik toksinleri ve fazla
sıvıyı kandan etkili bir biçimde uzaklaştırmaktır. Hemodiyaliz sistemi diyaliz
makinesi, diyalizör, ekstrakorporeal kan seti ve su arıtma sisteminden meydana
gelmektedir. Diyalizat elde edebilmek için konsantre diyaliz çözeltileri su ile
seyreltilmekte ve dört saatlik standart bir Hemodiyaliz seansında ortalama 120
litre saf su kullanılmaktadır. Kullanılan suyun maksimum kontaminasyon düzeyi,
mikrobiyal kontaminasyon için <100 CFU/ml. ve bakteriyel endotoksin için
<0,25 IU/ml. olması kabul edilebilir değer olarak ifade edilmektedir.
Standartları karşılamayan su kullanımı halinde sert su sendromu, bulantı,
kusma, titreme, ateş, siyanoz, hipotansiyon veya hipertansiyon, kas güçsüzlüğü,
osteoporoz gibi kemik rahatsızlıkları, hemolitik anemi, hemoliz gibi klinik
tablolar görülebilmektedir. Tıbbi ve teknolojik gelişmelere paralel olarak
Hemodiyaliz uygulamalarındaki iyileştirmelere rağmen birçok komplikasyon
görülmeye devam etmektedir.
Atıf Sayısı :