Bir Küçük Adadan Diğerine: Andrea Levy’nin Küçük Ada Romanında Kimliğini Arayan Küçük Adalılar
Anahtar Kelimeler
Bu çalışmanın amacı, Jamaika asıllı Britanyalı yazar Andrea
Levy’nin Küçük Ada (2004) adlı romanında ele aldığı çokkültürlü Britanya toplumunda çoklu
Britanyalı kimliklerinin oluşumunu ve bu süreçte hem siyahilerin hem de beyazların
yaşadıkları sorunları tartışmaktır. Levy, Windrush jenerasyonun başlangıcı kabul edilen 1948
yılı ve öncesi arasında gidip gelen çok katmanlı anlatısı sayesinde siyahi Britanyalıların II.
Dünya Savaşına katkılarını gözler önüne sererek İngiltere’de siyahilerin varlığının
Windrush’tan çok öncesine dayandığını göstermiştir. Dahası siyahi ana karakterlerden birini erkek
diğerini kadın seçerek Windrush’ın salt erkek deneyimi olduğu fikrine de meydan okumuştur. En
önemlisi ana karakterlerin diğer ikisini beyaz bir çift seçerek sadece siyahi Britanyalıların
değil aynı zamanda beyazların da ortaya çıkan melez kültüre ve kimliklere adaptasyon
sürecinde yaşadıkları zorlukları irdelemiştir. Bu sebeple çalışmanın ilk kısmında savaş
sonrası İngiltere’ye göç ve Windrush jenerasyonuna kısaca değinildikten sonra Levy’nin kimlik
bunalımı ve kimlik oluşumu hakkındaki düşünceleri tartışılmaktadır. Levy,
Britanyalılığı ırksal kimlik etiketinden kurtararak imparatorluğun emperyalist faaliyetleri sonucu
ortaya çıkan melez bir kültürel kimlik olarak yeniden tanımlamaya çalışmaktadır. Yazarın bu
yaklaşımı siyahi Britanyalı kültür kuramcısı Stuart Hall’un kültürel kimlik kavramıyla
benzerlik gösterdiği için bir sonraki bölümde Hall’un kimlik hakkındaki fikirleri kısaca
ele alınmaktadır. En son kısımdaysa karakterlerin kimlik arayışları, bu süreçte
yaşadıkları zorluklar ve özellikle siyahi karakterlerin Britanyalı kimliklerinin tanınırlığı için
beyaz topluma karşı verdikleri savaş incelenmektedir.
Atıf Sayısı :