Dünya üzerinde gelinen son noktada tüm ülkeler kıt kaynaklarını etkin kullanmaya başlamışlardır. Çünkü kaynakların verimli ve doğru kullanımı ülkelerin gelişmesini sağlayan önemli etkenlerdendir. Özellikle emek yoğun bir sektör olan turizmde de insan kaynağının etkin kullanımı rekabet üstünlüğü elde etmek için hayati öneme sahiptir. Bir ülkenin sahip olduğu kaynaklarını doğru kullanmasının ilk şartı ise insan kaynağını etkin kullanmaktır. Çünkü ülkeler ancak ihtiyaç duydukları alanlarda, ihtiyaç duydukları oranda ve kalitede insan kaynağı oluşturduğunda gelişmeye başlayacaktır. Gelecek dönemlerde kullanılacak olan insan gücünün bugünden planlanması ise doğru düzenlenen eğitimler ile gerçekleşebilmektedir. Küreselleşme ile birlikte gelişen turizm pazarında yoğun bir rekabet yaşandığından özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde mesleki ve teknik bilgilere büyük önem duyulmaktadır. Çünkü turizm hizmetlerinde beklenilen küresel standartlara ulaşılması ülkeler için çekicilik unsuru haline gelmektedir. Bu durumda turizmde yüksek hizmet seviyesine ulaşabilmek için mesleki ve teknik bilgilerin verimli bir şekilde aktarılması gerekir. Turizm eğitimin kendine özgü bir yapıya sahip olması gerekmektedir. Bu sebeple verilen eğitim süreçlerinin sektörle uygun olarak planlaması daha etkili olmasını sağlamaktadır. Turizm eğitimi için alanında uzmanlaşmış kadrolar farklı seviyelerde ve farklı sürelerde eğitim vererek sektörün ihtiyacına yönelik elemanlar yetiştirmektedir. Gastronomi gibi geniş bir bilgi yelpazesine sahip alanlarda eğitim süreçleri daha yoğun ve daha önemli hal almaktadır. Gastronomi konusunda bilgi birikimi olan uzman kişilerin bireylere vereceği eğitimler temel ihtiyaç olan beslenme konusunda sağlıklı bilgilenmelere katkı sağlamaktadır. Ayrıca geleneksel yemek mirasının da gelecek kuşaklara aktarılması konusunda daha bilinçli ve sistemli ilerlenmesine olanak sağlanmaktadır.
Atıf Sayısı :