Serviks kanseri dünya çapında jinekolojik kanserler
arasında birinci sırada yer almaktadır. Güncel verilere göre dünya çapında tüm
kanserler arasında on dördüncü, kadınlarda ise dördüncü sırada yer alan kanser
türüdür. GLOBOCAN’ın son yayınladığı küresel istatistiklere göre dünya çapında
serviks kanseri tanısı alan kadınların sayısı 2020 yılında 604.127’dir.
Mortalite sayısı ise 341.831 olarak kaydedilmiştir. Serviks kanserinin oluşum
sebeplerinin neredeyse hepsi İnsan Papilloma Virüsüne bağlıdır. Alt genital
organlarda uzun süreli ve dirençli bir enfeksiyon oluşturarak kansere sebep
olan virüsün serviks kanseri ile ilişkili yüksek risk teşkil eden 15’ten fazla
türü vardır. Kanser öncesi lezyonların taranması, serviks
kanserinde erken tanılama için en önemli adımdır. Serviks kanserinin küresel
olarak ortadan kaldırılmasında önemli bir stratejidir ve birkaç on yıl boyunca
serviks kanserinin önlenmesinde öncelikli olmaya devam edecektir. HPV aşısı ile
enfeksiyonu önleyerek servikal neoplaziyi engellemek amaçlanırken tarama
programları ile yüksek dereceli CIN ve adenokarsinom gibi yaygın servikal
prekanseröz lezyonların erken tespiti amaçlanmaktadır. Böylelikle invazif
kanserler önlenerek servikal kanserin mortalite oranı azaltılmaktadır. Serviks kanseri, erken teşhis edildiğinde ve etkili
bir şekilde yönetildiğinde en başarılı şekilde tedavi edilebilen kanser
türlerinden biridir. Geç evrede teşhis edilen kanserlerde uygun tedavi ve
palyatif bakımla kontrol altına alınabilmektedir. Önleme, tarama ve tedaviye
yönelik kapsamlı bir yaklaşımla birkaç nesil sonra serviks kanserinin bir halk
sağlığı sorunu olmaktan çıkacağını Dünya Sağlık Örgütü öngörmektedir. Bu yazıda
serviks kanseri ve serviks kanseri yönetiminde hemşirelerin rolünün ele alınması
amaçlanmıştır.
Atıf Sayısı :