Oktay Akbal’ın Öykülerinde Varoluşçu Felsefenin İzleri
Anahtar Kelimeler
Öykülerini 1940’lı
yıllarda yayımlayan Oktay Akbal varoluşçuluğun tematik göstergelerinden
etkilenen yazarlardandır. Öykülerin içerik düzleminde varoluşsal bunalım,
boşluk, sıkıntı, anlamsızlık, yalnızlık gibi duygular belirgindir. Toplumsal
hayatın içinde olmalarına rağmen yabancılaşma duygusunu aşamayan öykü kişileri
yaşamın anlamsızlığını dayatan savaş sonrası buhranın psikolojik krizlerini
yaşarlar. Varlığın özünü oluşturmaya dönük arayışların sonuçsuz kaldığı
öykülerde yalnızlık, boşluk, belirsizlik, anlamsızlık, sıkıntı ve
yabancılaşmayla ilişkili olarak yapılan varlık sorgulamaları çoğu kez yaşamın
anlamsız oluşunu dile getirir. Oktay Akbal’ın öykü karakterleri varoluşsal
sıkıntı yaşayan, birey olma yolunda çabalayan, karamsar bir bakış açısına sahip
olmaları yönüyle de 1950 sonrası bunalım edebiyatına konu olacak varoluşçuluğun
duygusal atmosferini soluyan ve bu çerçevede davranış sergileyen bireylerdir.
Bu makalede söz konusu öykü karakterlerinin duygu ve düşünce dünyasının
biçimlenmesinde varoluşçuluğun etkisi üzerinde durulmuş, birey olma yolundaki
insanın varoluşçu bir çizgiye yaklaşma sürecinin bilinçsel farkındalıktan
kaynaklandığı gözlenmiştir.
Atıf Sayısı :