Yeni kurulan
Cumhuriyet’in hem tanığı hem de şairi olan Ahmet Muhip’in ilk şiirleri, dönemin
ünlü sanatçıları olan Faruk Nafiz ve Ahmet Hamdi Tanpınar’ın tavsiyeleriyle
şekillenmiştir. Saf Şiir’in önemli
sanatçılarından fazlasıyla esinlenen Ahmet Muhip’in şiirlerinde hüzün daha
belirgindir. Şiir işçiliğine önem veren sanatçının bu tavrı, estetikten taviz
vermeyen Baudelaire, Verlaine, Rimbaud; Yahya Kemal ve Ahmet Haşim’den tevarüs
edilmiştir. Doğayı ve insanı esas alan şiirlerindeki hayranlık, onun şiirlerine
boyut kazandıran “yücelik” ve “güzellik” duygularının bir sonucudur.
Baudelaire’nin “spleen”i ve Ahmet Haşim’in “melâl”ini tamamlayan bu duygular,
ona “Ağrı” ve “Fahriye Abla” gibi güçlü şiirler yazdırmıştır. Cumhuriyet’in
kurumsallaşmaya çalıştığı bir dönemin şairi olarak Ahmet Muhip Dıranas, bir
duygu adamıdır. Esasen şair, şiirlerinde hüzne yatkın “ben”ini anlatmıştır.
Atıf Sayısı :