Doğum, kadın ve ailesinin yaşadıkları çok özel ve eşsiz deneyimlerden biridir. Bu güzel deneyimi yaşarken kadınlarda strese ve korkuya neden olan etkenlerden biri doğumda yaşadıkları ağrıdır. Doğum ağrısı, kontrolu zor ve şiddetli bir ağrı olabilir, fakat belli bir zamanda gerçekleşip bitmesi, doğal bir surecin parçası olması ve sonucunda kavuşma yaşanması nedeniyle diğer ağrı türlerinden farklılık göstermektedir. Doğumda yaşanılan ağrı, bireysel, fizyolojik, psikolojik, sosyal ve kültürel başta olmak üzere birçok faktörden etkilenir. Doğum ağrısının kontrol edilemediği durumlarda anne ve bebek sağlığını olumsuz etkileyebilecek sonuçların ortaya çıkması mümkün olabilir. Bunun yanında kadının ağrıyı kontrol altına alması için çeşitli bakımları alması ve ağrıya yönelik çeşitli uygulamaların ortaya konması gerekmektedir. Bu nedenle doğumda ağrı yönetimi önemlidir. Doğum ağrısının yönetiminde farmakolojik ve nonfarmakolojik yöntemler kullanılmakta olup, günümüzde nonfarmakolojik uygulamalara eğilim artmaktadır. Nonfarmakolojik yöntemlerin doğum ağrısında kullanım amacı; farmakolojik yöntemlerin ve yan etkilerinin kullanım oranının azaltılması, gebenin doğumda ağrı kontrolunu ele alarak, doğum ağrısının olabildiğince azaltılması ve yaşam kalitesinin yükseltilmesidir. Doğum ağrısı ile baş etmede kullanılan nonfarmakolojik yöntemler genellikle; “Gevşeme metotları, tensel uyarılma metotları mental uyarılma metotları, solunum teknikleri, bitkisel tedavi metotları ve aromaterapi” olmak üzere sınıflandırılabilmektedir. Doğumda kadınlara bakım veren sağlık profesyonelleri nonfarmakolojik yöntemleri ve etkilerini bilmeli ve bu yöntemlerin uygulanmasında kadınlara destek olmalı, kadının bu sürece uyumunu kolaylaştırması gerekmektedir.