İn ovo besleme, uygun solüsyonlar veya besin bileşiklerini (karbonhidratlar, proteinler, nükleotitler, vitaminler, mineraller, çeşitli antioksidan ajanlar, prebiyotik ve probiyotikler, büyüme hormonu, organik asitler, bitki ekstraktları ile kafein, teofilin gibi stimülanlar vb.) uygun zamanda ve uygun dozlarda yumurta içerisindeki değişik yerlere (hava boşluğuna, embriyonun kendine, albumine, sarı kesesine) tek başına ve/veya karışım halinde verilerek yapılan bir yöntemdir. İn ovo uygulamalar embriyo gelişimi, kuluçka sonuçları, civciv kalitesi ve çıkım sonrası performansı etkileme potansiyeline sahiptir. Bu yöntem, civcivlerin bağışıklık sisteminin, iskelet sisteminin, bağırsak ve bazı enzim aktivitelerinin geliştirilmesine, çıkım sonrası yemden daha etkin yararlanılmasına yönelik farklı amaçlarla yapılabilmektedir. Erken besleme programları besin açığının kapatılmasında ve olumsuzlukların giderilmesinde yararlanılan bir uygulama olmasına rağmen kuluçka dönemindeki embriyo gelişimine istenen düzeyde etki edememektedir. İn ovo uygulama sayesinde embriyonik yaşamın belirli bir aşamasında dışarıdan besin müdahalesi ile bu konularda kazanç sağlanabilmektedir. İn ovo uygulamaların başarısında enjeksiyonun yeri, zamanı, kullanılacak madde veya solüsyonun cinsi, miktarı, hacmi, osmolaritesi ve toksisiteye neden olmaması dâhil çok sayıda faktörün yanı sıra kuluçka sıcaklığı, inkübasyon dönemi, damızlık yaşı da etkili olmaktadır. Bilimsel yollarla yararı ortaya konulsa bile in ovo besin uygulamalarının yüksek maliyetler ve uygulama zorlukları gibi nedenlerle nasıl uygulanacağı konusunda var olan kuşkuların giderilmesinde in ovo aşılama teknolojisinin varlığı önemli bir çözüm yolu olarak varlık göstermektedir. Mevcut in ovo aşı teknolojisinin alt yapısı sayesinde, in ovo besleme uygulamaların yakın bir gelecekte pratiğe aktarılması ve yaygınlaşması mümkün olabilecektir. Kanatlı yetiştiriciliğinde daha yüksek verim ve kârlılık elde edebilmek için bir alternatif çözüm olarak düşünülen in ovo uygulamalar; kuluçkalık yumurtalarda mevcut besin rezervlerini en üst seviyeye çıkarma, civcivlerde erken bağırsak faaliyetleri ve gelişimini sağlama, iskelet sistemi, bağışıklık sistemi, yemden yararlanma, canlı ağırlık artışı, oksidatif ve sıcaklık stresi üzerine olumlu etki sağlama, kuluçka ve civciv performansı artırma, çıkım sonrası stresi engelleme, çıkım sonrası yem ve suya erişimdeki verim kaybını azaltma gibi amaçlar için umut vadetmektedir.