Özofagus Ve Mide Tümörlerinde Radyonüklit Görüntüleme
Anahtar Kelimeler
Özofagus tümörleri genel olarak kötü
prognozlu tümörlerdir ve tedavisi hastalığın evresine göre farklılık
göstermektedir. Bu nedenle tedaviye başlanmadan önce doğru evreleme yapılması,
uygun tedavi kararı ve gereksiz cerrahi rezeksiyonların yapılmasını önlemek
için önemlidir. FDG-PET/BT görüntülerinde primer tümöre ait hipermetabolik odak
hemen her zaman izlenmektedir ancak özofagial duvar invazyon derinliğini saptayıp,
T1, T2 ve T3 tümörleri ayırmada PET/BT’nin rolü oldukça kısıtlı olup çevre
mediastinal yapılara invazyon yapan (T4) tümörleri saptama dışında T
evrelemesinde yeri yoktur. N evrelemesi için PET/BT’nin metastatik lenf
nodlarını görüntülemede sınırlı rolü vardır. Uzak metastazı belirlemede en
yüksek duyarlılık ve özgüllükle FDG PET/BT en önemli görüntüleme yöntemidir. Lokal
ileri özofagus kanserinde kemoradyoterapi sonrası PET/BT görüntülemesi, bu
süreçte gelişebilecek uzak metastazları belirlemek için önerilmektedir
Neoadjuvan kemoradyoterapiye yanıt veren hastalara cerrahi tedavi
uygulanmaktadır. Böylelikle PET/BT’de yanıtsız olan hastalara gereksiz
rezeksiyon yapılması engellenmiş olur. Mide
tümörleri de oldukça kötü prognozlu tümörlerdir. Birçok hasta tanı anında
metastatiktir ve beş yıllık sağkalım genel olarak %20 düzeyindedir. Gastrik
kanserlerin FDG PET/BT’deki metabolik özellikleri oldukça değişkendir. Bazı
gastrik tümörlerde FDG tutulumu belirginken, bazılarında hafif ve normal
fizyolojik aktivite düzeyinde tutulum vardır. Diffüz tip gastrik kanserde ve
taşlı yüzük hücreli tümörlerde FDG tutulumu diğer tiplere göre düşük
bulunmuştur. PET/BT’nin gastrik kanserlerin T evrelemesindeki yeri sınırlıdır ve
tümör invazyon derinliğini saptamak için rutin olarak kullanılmaz. Gastrik
mukozadaki değişken FDG tutulumları, gastrik motilite, midenin doldurulmamış
olması değerlendirmede zorluklara sebep olmaktadır. FDG PET/BT’nin gastrik
tümörlerde N evrelemesinde duyarlılığı düşüktür ancak özgüllüğü BT ve MR’den
yüksek bulunmuştur. Operabl olan hastalara PET/BT’nin cerrahi öncesi çekilmesi,
uzak metastazları belirleyerek hastaların tedavisini değiştirip, faydasız
gastrektomilerin önlenmesini sağlayabilir. Hem SUVmaks, MTV gibi geleneksel
ölçümlerin, hem de radyomik değerlerinin prognostik değeri, tedavi yanıtı
öngörmedeki yeri son yıllarda sıklıkla araştırma yapılan konulardır. Bu
tümörlerde FDG PET/BT’nin limitasyonlarını aşmak için FDG PET/MR ile; FDG’ye
bağlı limitasyonları aşmak için FAPI gibi yeni radyofarmasötiklerle geniş
kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır.
Bu kitabın bölümleri bulunmamaktadır.
Atıf Sayısı :