Laparoskopik karaciğer rezeksiyonu, cerrahi dünyasında önemli bir gelişme olarak kabul edilmektedir. Bu yöntem, birçok cerrahi girişimde altın standart olarak kabul edilmiştir. Laparoskopik cerrahi tekniklerin gelişmesi ve kullanılan yardımcı enstrümanlardaki yenilikler sayesinde, karaciğer rezeksiyonu da laparoskopik olarak gerçekleştirilebilir hale gelmiştir. Laparoskopik karaciğer rezeksiyonu, ilk olarak 1992 yılında yapılmıştır ve daha sonra geliştirilerek majör karaciğer rezeksiyonu, kaudat lobun izole rezeksiyonu, canlı donör karaciğer rezeksiyonu ve aşamalı karaciğer rezeksiyonu gibi farklı ameliyatlar da yapılabilmektedir. Laparoskopik karaciğer rezeksiyonu, soliter lezyonu olanlar, lezyon boyutu ≤5 cm olanlar ve periferik karaciğer segmentinde yer alan lezyonlar için en iyi endikasyonlardan biridir. Ayrıca kolorektal karaciğer metastazları için de altın standart tedavi olarak kabul edilmektedir. Laparoskopik karaciğer rezeksiyonunda kullanılan cerrahi ekipmanlar arasında harmonik neşter, ultrasonik disektör, kavitron ultrasonik cerrahi aspiratör (CUSA), LigaSure, endoskopik lineer zımba ve mikrodalga koagüle edici neşter bulunmaktadır. Laparoskopik ultrasonografi, karaciğer lezyonlarının ve karaciğer parankimindeki büyük damarların bulunmasında önemli bir rol oynamaktadır. Laparoskopik karaciğer rezeksiyonu için farklı teknikler ve cerrahların tercih ettiği aletler bulunmaktadır. Bu yöntem, cerrahlar tarafından kabul görmüş ve birçok dünya çapında deneyimli enstitüde geleneksel açık karaciğer rezeksiyonunun yerini almıştır. Laparoskopik karaciğer rezeksiyonu, benign ve malign endikasyonlar için başarıyla uygulanabilmektedir.(AI)