Kanser hastaları genellikle kanseri yönetme ve enfeksiyonlarla başa çıkma gibi zorluklarla karşı karşıya kalırlar, bu da yüksek hastalık ve ölüm oranları ile yakından ilişkilidir. Kanserle ilişkili, tedaviye bağlı ve hastaya özgü unsurları içeren bir dizi faktör, enfeksiyon riskini artırmaktadır. Kanserlerde ölümlere yol açan durumun temel nedeni enfeksiyon komplikasyonlarıdır. Bu bağlamda, enfeksiyonlar genellikle akut olarak ortaya çıkar ve hızla ilerler, bu nedenle hastanın hayatta kalması için zamanında teşhis hayati öneme sahiptir. Ölümcül enfeksiyonların insidansı ve risk faktörleri kanser türü, evre, tedavi şekli, eşlik eden hastalıklar ve hastanın demografik özelliklerine göre değişmektedir. Pnömoni genellikle ölümcül enfeksiyonları başlatır, ardından sepsis ve idrar yolu enfeksiyonları gelir. Gram-negatif bakteriler, Gram-pozitif bakteriler ve mantarlar, bu enfeksiyonların başlıca etkenleridir. Kanserli hastalardaki ölümcül enfeksiyonların önlenmesi, enfeksiyon kontrolü, profilaktik antibiyotikler, aşılama ve enfeksiyonların erken teşhisi ve tedavisi de dahil olmak üzere kapsamlı önlemleri gerektirir. Enfeksiyonlar uzun süreli hastane yatışlarına, tedavi gecikmelerine ve ölüme yol açabilir. Kanserli hastalardaki teşhis zorluklarına rağmen, laboratuvar testlerindeki ilerlemeler, daha kesin ve hızlı enfeksiyon teşhisi için fırsatlar sunmaktadır. Kanser hastalarında immün sistemin baskılanmasını değerlendiren birçok çalışma yapılmış olup, bir çok biyobelirteç incelenmiştir. Nötropeni, CRP, prokalsitonin, interlökinler, TNF-α, D-dimer, ferritin, albumin ve pre-albumin, kalprotektin ve pentraxin-3 gibi enfeksiyon belirteçleri enfeksiyonları tanımlamada kilit bir rol oynamaktadır.