Termoregülasyon, vücudun sıcaklık düzeyini yaklaşık olarak 37°C'de sabit tutma mekanizmasıdır. Ateş, vücut sıcaklığının artmasıyla ortaya çıkar ve termoregülasyon mekanizmaları tarafından kontrol altında tutulur. Ateşin yükselmesi durumunda, vücut ısı kaybını azaltmak için deri kan akışını azaltır ve titreme ile ısı üretimini artırır. Bu sayede vücut sıcaklığı artmış ayar düzeyine ulaşana kadar ateş devam eder. Ateş düştüğünde ise vücut sıcaklığı normalden yüksek kalır ve terleme artar.Ateş, enfeksiyon sırasında özellikle sık görülür ve ateşi indükte eden maddeler olan pirojenler, vücut sıcaklığının ayar noktasında değişikliklere neden olur. Dışsal pirojenler, özellikle gram-negatif bakterilerin lipopolisakkarit karmaları etkilidir. Bu pirojenler, kompleman tarafından opsonize edilir ve makrofajlar tarafından fagosite edilir. Makrofajlar, çeşitli sitokinler salgılar ve bu sitokinler beyine ulaşarak ateş tepkisine neden olur. Ateşi düşüren ilaçlar, bu sitokinlerin etkilerini inhibe eder.Pirojenlerin, damar içi lipopolisakkarit zerkiyle ateşin başlatılmasından kısa bir süre sonra salınması ve bu olayın karından gelen aferent lifler aracılığıyla preoptik alan ve OVLT'yi etkilemesi mümkündür. Ayrıca, karaciğerdeki Kupffer hücrelerinden salınan işaret maddeleri, nükleus solitarius üzerinden noradrenalin hücre gruplarını etkileyerek ateşi düzenleyen nöronlara iletebilir.Sonuç olarak, termoregülasyon mekanizmaları vücut sıcaklığını sabit tutmak için ateşin yükselmesi ve düşmesi durumlarında aktive olur. Ateş, enfeksiyon sırasında ortaya çıkar ve pirojenlerin etkisiyle ateş tepkisi oluşur. Ateşi düşüren ilaçlar, bu pirojenlerin etkilerini inhibe ederek ateşi kontrol altına alır.(AI)