Meme kanseri, günümüzde mamografi taramalarının yaygınlaşması ve kadınların bilinçlenmesi sayesinde erken evrede tespit edilebilmektedir. Ancak bazı hastalarda tedaviye rağmen lokal nüks, uzak metastaz veya ikinci primer meme kanseri görülebilmektedir. Bu nedenle meme kanserli hastaların takibi önemlidir. Takibin amacı, tedaviye bağlı sorunları çözmek ve hastalık tekrarını erken tespit ederek tedavi etmektir. Meme kanseri tedavisi multidisipliner bir ekip tarafından yapılması gerektiği için hangi hekimin takip yapacağı konusu tartışmalıdır. Yapılan çalışmalarda, takibin onkoloji uzmanı veya pratisyen hekimler tarafından yapılmasının hastalık nüksünü saptama zamanı ve sağkalım açısından fark olmadığı görülmüştür. Hastaların tek hekim tarafından takip edilmesi, memnuniyetsizlikleri engellemektedir. Ancak pratisyen hekimlerin ve aile hekimlerinin meme kanserli hasta takibi konusunda eğitimli olmamaları ve aile hekimliği sisteminin henüz yerleşmemiş olması nedeniyle bu durum ülkemiz için uygun değildir. Meme kanserinde nüks en sık ilk iki senede görülürken, beşinci yıldan sonra nüks oranı azalmaktadır. Nüks, bölgesel veya uzak metastazlar şeklinde olabilir. En sık uzak metastaz yapan organlar kemik, akciğer, karaciğer ve beyindir. Meme kanseri alt tiplerine göre metastaz yerleri değişiklik gösterebilmektedir. Kemik, tüm gruplarda en sık metastaz yeri olarak görülürken, diğer organlarda farklılık gözlemlenmektedir. İnvaziv lobüler kanserlerde ise serozal yüzeye yayılım daha fazladır.(AI)