Bu bölümde, vasküler demansın klinik yönleri incelenmektedir. Vasküler demans, yaşlanan beyindeki değişikliklerle birlikte ortaya çıkan bilişsel bozuklukların geniş bir spektrumunu ifade etmektedir. Bu makalede, vasküler demansın toplumda görülme sıklığı, bilişsel gerileme üzerindeki vasküler patolojinin etkisi, inme ile ilişkili demans riski ve mevcut tedaviler ile gelecekteki araştırmalar özetlenmektedir.Vasküler demans, batı ülkelerinde demans vakalarının yaklaşık %15 ila %20'sini, Asya ve gelişmekte olan ülkelerde ise %30'a yakınını oluşturan ikinci en yaygın demans alt tipidir. Vasküler demans riski yaşla birlikte artmaktadır ve her 5.3 yılda bir iki katına çıkmaktadır. İnme, dünya genelinde engellilik ve bilişsel bozuklukla güçlü bir şekilde ilişkilidir ve demans riskini iki kat artırmaktadır. İnme sonrası demans vakalarının %75'inden fazlasında vasküler demans özellikleri görülmektedir. İnme sonrası demans riski, inme yerine ve şiddetine bağlı olarak değişmektedir. İnme sonrası hastaların altakut dönemde en yüksek derecede bilişsel gerileme gösterdiği görülmektedir. İnme sonrası demans riski, bilişsel olarak sağlıklı bireylerde %7 iken, önceden var olan demansı olan bireylerde %40'ın üzerine çıkmaktadır. Ayrıca, tekrarlayan inme geçiren hastaların %20 ila %25'i gecikmiş bir demans geliştirme riskine sahiptir.Vasküler demans, vasküler hasarın etkilediği bilişsel alanlara bağlı olarak hafıza, biliş ve davranış gibi klinik özelliklerde heterojen bir değişkenlik gösterir. Mevcut tanı kriterlerine göre, hafıza bozukluğunun varlığı zorunlu değildir. Vasküler demansın klinik özellikleri, hastalığın alt tipine ve etkilenen bilişsel alanlara bağlı olarak değişmektedir.Sonuç olarak, vasküler demansın toplumda görülme sıklığı yüksektir ve inme ile güçlü bir ilişkisi vardır. Vasküler demansın klinik özellikleri, hastalığın alt tipine ve etkilenen bilişsel alanlara bağlı olarak değişmektedir. Bu alanda yapılan araştırmalar, vasküler demansın tedavisi ve gelecekteki çalışmalar için önemli bir temel oluşturmaktadır.(AI)