Bu makalede, diyabetik hastalar arasında atriyal fibrilasyon (AF) yönetimi konusu ele alınmaktadır. AF, sürekli aritmi türleri arasında en sık görülenidir ve gün geçtikçe yaygınlığı artmaktadır. Diyabet ile AF arasındaki ilişki incelenmiş ve diyabetik hasta popülasyonunda AF yönetimi üzerinde durulmuştur.Yapılan çalışmalarda, özellikle genç hastalarda diyabetin bağımsız bir risk faktörü olduğu belirtilmiştir. Diyabetik hastaların %15'inde AF görüldüğü ve AF'li hastaların %30'unda diyabet olduğu tahmin edilmektedir. Diyabet ve AF arasındaki ilişki karmaşık ve çok faktörlüdür. Oksidatif stres, insülin direnci, hemostaz ve fibrinoliz bozuklukları gibi mekanizmaların bu ilişkide rol oynadığı düşünülmektedir.Diyabetin AF gelişimiyle ilişkili olmasının yanı sıra, AF'li diyabetik hastalarda kalp yetersizliği, tromboemboli ve inme riskinin arttığı görülmüştür. Bu nedenle, diyabetik hastalarda AF taraması önemlidir. CHA2DS2-VASc skoru 2 veya daha yüksek olan hastalarda AF taraması yapılması önerilmektedir.Diyabetik hastalarda inme riskini azaltmak için antikoagülan tedavi önemlidir. Metformin gibi bazı antidiyabetik ilaçların AF riskini azalttığı gösterilmiştir. Ancak sülfonilüre tedavisi, şiddetli hipoglisemi riskini artırabilir. İnsülin kullanımı da AF insidansıyla ilişkilendirilmiştir.Sonuç olarak, diyabetik hastalar arasında AF yönetimi önemlidir. AF taraması yapılmalı ve inme riskini azaltmak için antikoagülan tedavi düşünülmelidir. Antidiyabetik ilaçların AF üzerindeki etkileri daha fazla araştırılmalıdır.(AI)