Atriyal Fibrilasyon Tedavisinde Antitrombositer Ajanların Yeri
Anahtar Kelimeler
Atriyal fibrilasyon (AF), en yaygın görülen ritim bozukluğudur ve yaşla birlikte prevalansı artmaktadır. AF, sol atriyumdaki kanın stazı nedeniyle trombüs oluşumuna ve sistemik emboli ile iskemik inme riskine yol açabilir. Bu nedenle AF hastalarında inme önlenmesi önemlidir. Antitrombotik tedaviler, AF hastalarında inme riskini azaltmak için kullanılmaktadır. K vitamini antagonistleri (varfarin) ve yeni oral antikoagülanlar (YOAK) gibi oral antikoagülanlar, AF hastalarında uzun süreli tedavi için önerilmektedir. AF hastalarında eş zamanlı koroner arter hastalığı da sık görülmektedir ve bu hastalarda antikoagülan tedaviye ek olarak ikili antiplatelet tedavi (DAPT) uygulanmaktadır. Ancak, DAPT'a eklenen oral antikoagülan tedavi kanama riskini artırabilir. Bu nedenle, AF hastalarında AKS geliştiğinde hangi tedavi rejiminin uygulanabileceği tartışmalıdır. Vitamin K antagonistleriyle yapılan çalışmalar, ikili tedavi (varfarin+klopidogrel) ile üçlü tedavi (varfarin+klopidogrel+aspirin) karşılaştırıldığında kanama riskinin ikili tedavi grubunda daha düşük olduğunu göstermektedir. Yeni oral antikoagülanlar da kanama açısından vitamin K antagonistlerine göre üstün bulunmuştur. Bu çalışmalar, AF hastalarında PKG uygulanan durumlarda YOAK'ların kullanılmasının uygun olduğunu göstermektedir.(AI)
Atıf Sayısı :