Kanama, damar bütünlüğünün bozularak kanın damar dışına akmasıdır. Kanamanın ciddiyeti, kanamanın hızına, kanamanın olduğu bölgeye, kanama miktarına, kişinin fiziksel durumuna ve yaşına bağlıdır. Normal bir erişkinde vücut ağırlığının yaklaşık 1/13'ü kan oluşturur ve 70 kg'lık bir kişide ortalama 5-6 litre kan bulunur. Kanama çeşitleri dış kanamalar, iç kanamalar ve doğal deliklerden olan kanamalar olarak sınıflandırılabilir.Dış kanamalar genellikle cilt bütünlüğünü bozan travmalar sonucu meydana gelir ve arteriyel, venöz veya kapiller olabilir. İç kanamalar ise kanamanın dışarıya vurmadığı durumlarda hastanın şikayetleri ve semptomları ile tanınabilir. İç kanamalarda nabız zayıf ve hızlı, deri soğuk ve nemli, gözler donuk ve gözbebekleri genişlemiş olabilir. Doğal deliklerden olan kanamalar ise kulak, burun, ağız, anüs ve üreme organlarından kaynaklanır.Kanamanın kontrolü için ilk olarak basit girişimlerle kanama durdurulabilir. Eğer kanama tamamen durdurulamazsa hastaneye ulaşana kadar geçen sürede kan kaybını azaltmak önemlidir. Kanama kontrolünün önemi, istatistiklere göre ciddi periferik kanamaların hala ateşli silah yaralanmalarında en sık engellenebilir ölüm nedeni olduğunu göstermektedir. Yaralıların %90'ının periferik kanamalar sonucu öldüğü belirtilmektedir.Kanama kontrolü için kullanılan yöntemler arasında kompresyon, baskılı pansuman ya da bandaj ve damar köküne baskı uygulanması bulunur. Kompresyon, yara üzerine baskı uygulayarak kanamayı durdurmanın en etkili yöntemidir. Baskılı pansuman veya bandaj ise baskıyı sürekli hale getirir ve kanama bölgesine baskı uygulanmasını sağlar. Damar köküne baskı uygulanması ise kanama bölgesini besleyen ana damar üzerine baskı yaparak kanamanın kontrol altına alınmasını sağlar.(AI)
Atıf Sayısı :