Hipertansiyon, kan basıncının yüksek seyretmesiyle karakterize bir klinik durumdur ve bireylerin yaşam kalitesini ve süresini olumsuz etkileyebilir. Bu hastalık, tedavi edilmediğinde veya kontrol altına alınmadığında ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Hipertansiyon tanısı konulurken, iyi bir anamnez alınmalı, kan basıncı değerleri takip edilmeli ve uygun tedavi planlanmalıdır. Ayrıca, hastalığın nedeni olan esansiyel hipertansiyon mu yoksa başka bir hastalığa bağlı sekonder bir tansiyon mu olduğu da belirlenmelidir. Hastalar genellikle semptomsuz olduğu için uç organ hasarı geliştikten sonra hekime başvururlar, bu nedenle uç organ hasarlarına dikkatlice yaklaşılmalıdır. Ayrıca, hastaların hipertansiyon hastalığına eşlik eden başka hastalıkları da olabilir ve bu durum hastalığın seyrini olumsuz etkileyebilir. Tedavi uyumu, hastanın yaşına, kullandığı diğer ilaçlara, yan etkilere, kişilik özelliklerine, alışkanlıklarına, sağlık okuryazarlık durumuna ve eğitim durumuna bağlı olarak değerlendirilmelidir. Hipertansiyon tedavisinde farmakolojik tedaviye ek olarak yaşam tarzı değişiklikleri de önemlidir. Bu değişiklikler, Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Hipertansiyon Derneği kılavuzlarında yer almaktadır. HT hastalarının yarısının hastalığının farkında olduğu ancak yarısının tedavi aldığı ve tedavi alanların yarısının hedeflenen kan basıncına ulaşabildiği bilinmektedir. HT tedavisinde ilaç dozunun klinik yanıta göre artırılması ve ilaç kombinasyonlarının kullanılması gerekebilir.(AI)