Pilonidal Sinüs Hastalığı (PSD), saç ve yuva anlamına gelen Latin kökenli pilos ve nidus kelimelerinin birleşimi olan pilonidal ve vücuttaki dokular arasındaki boşlukları tanımlamak için kullanılan sinüs kelimelerinden oluşur. Hastalık, ilk olarak 1847 yılında Anderson tarafından Boston Medical Journal'da tanımlanmıştır. 1880 yılında Hodges, hastalığın şu anda kullanılan adı olan pilonidal sinüs tanımını yine Boston Medical Journal'da yayınlamıştır.Hastalığın etiyopatogenezi ve tedavisi konusunda süregelen tartışmalar mevcuttur. Uzun bir süre hastalığın edinsel mi yoksa kalıtsal mı olduğu konusunda tartışmalar yaşanmıştır, ancak bugün edinsel olduğu konusunda bir fikir birliği vardır. Ancak tedavi konusu hala net değildir.PSD, anüsten yaklaşık 5-6 cm uzaklıkta yer alan sakrokoksigeal bölgede bulunan sinüs açıklıklarıyla karakterize bulaşıcı bir hastalıktır. Primer kanalın uzunluğu 3-5 cm olup içi skuamöz epitelyumla kaplıdır. Primer kanaldan başka kanallar daha kısa olup genellikle granülasyon dokusuyla kaplıdır. Kanal ve sinüs içinde saç bulunması hastalığın tipik belirleyici özellikleridir. Alışılmış yeri olan sakrokoksigeal bölgenin dışında, göbek, burun, penis, el ve ayak gibi bölgelerde de pilonidal sinüs vakaları bulunmaktadır.PSD'nin en sık görüldüğü yaş grubu 15-30 yaş arasıdır. Bu dönemde pilosebase bezlerin aktivasyonu artar. Kadınlarda hastalık erkeklere göre daha erken dönemde ortaya çıkar. Toplumdan topluma değişmekle birlikte, kadın-erkek oranı genellikle 1/3 ile 1/5 arasında değişir. Koyu ten rengine, tüylü vücuda, yağlı cilde, fazla kilolu olmaya ve uzun süre oturarak maruz kalma durumuna sahip olanlarda daha sık görülür.Uzun süre oturma ve mikro travmalar etiyopatogenezde en önemli faktörler olarak kabul edilir. Özellikle sürücüler ve öğrenciler gibi uzun süre oturanlarda daha yaygındır. Günümüzde bilgisayar başında uzun saatler oturmak ve geçmişte olduğu gibi işlemlerimizin çoğunu internet üzerinden bilgisayar kullanarak yapmak, insanları PSD'ye daha da açık hale getirir.Birçok yayında belirtildiği gibi, bildirilen PSD vakalarının sayısında artış olduğunu gözlemlemekteyiz.(AI)
Atıf Sayısı :