Serebrovasküler hastalıklar, dünyada ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada yer alırken, sakatlık oluşturma açısından birinci sıradadır. Bu hastalıkların sıklığı toplumlar ve cinsiyetler arasında farklılık göstermektedir ve bu farklılıkta genetik ve çevresel faktörler önemli rol oynamaktadır. Serebrovasküler hastalıklar, beynin bir bölgesinin iskemi veya kanama nedeniyle etkilendiği veya beyni besleyen damarların patolojik bir süreçle tutulduğu tüm hastalıkları kapsar. İnme ise serebral işlevlerin bozulması sonucu ortaya çıkan klinik bulguları içeren bir durumdur. Serebrovasküler hastalıklar farklı klinik sınıflara ayrılır, bunlar asemptomatik hastalık, fokal beyin disfonksiyonu ile giden hastalık, vasküler demans ve hipertansif ensefalopati olarak sınıflandırılır. Asemptomatik hastalık, belirtileri olmayan hastaları ifade eder ve görüntüleme yöntemleri ile sessiz lezyonların tespiti ve takibi mümkündür. Asemptomatik hastaların tespiti, risk değerlendirmesi sağlamakta ve tedaviye başlanmasını sağlamaktadır. Son çalışmalar, sessiz serebrovasküler hastalıkların gelecekte inmeye sebep olabileceğini öngörmektedir ve bu bulguların saptanması durumunda primer koruma tedavisi başlanması önerilmektedir.(AI)