Cinsellik, yaşamın önemli bir parçasıdır ve farklı boyutlara sahiptir. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre cinsellik, fiziksel, duygusal, entelektüel ve sosyal yönlerin birbirleriyle etkileşimiyle oluşur. Cinsellik, dini, ahlaki, kültürel, fiziksel, psikolojik ve ekonomik boyutları içerir. İnsan psikolojisini oluşturan temel tutumlar, kişilik, duygular, geçmiş travmalar ve öğrenilmiş davranışlar cinsel bakış açımızı ve seçimlerimizi belirler. Cinsellik, sadece genital organları değil aynı zamanda psikolojiyi ve beyni de içerir. Cinsel tepki döngüsü, intrauterin hayattan itibaren başlar. Bebeklerin cinsel organlarının keşfi doğumdan sonra 1 yıla kadar sürebilir. 4-5 yaş aralığındaki çocuklar cinsiyetlerinin gerektirdiği rolleri ortaya koymaya başlarlar. Ergenlik döneminde bireyler cinsel döngünün evrelerini yaşayabilir hale gelir. Cinsel roller genellikle kültürel özelliklerle tutarlıdır. Erişkin dönemde her iki cins de cinselliği rahat yaşar ve en aktif oldukları dönemdir. Gebelik ve laktasyon cinsel işlevi olumsuz etkileyebilir. Kadınlarda menopoz döneminde ise cinsel aktiviteye girme olasılığı azalır, ancak cinsel istekte bir azalma olmaz. Cinsel yanıt modelleri, tarih boyunca çeşitli hekimler ve filozoflar tarafından araştırılmış ve tanımlanmıştır. İngiliz psikolog ve hekim Henry Havelock Ellis, cinsel yanıt döngüsünü iki aşamalı olarak tanımlamıştır. Masters ve Johnson ise cinsel yanıtın fizyolojisini dört aşamalı olarak tariflemiştir: istek, uyarılma, plato ve çözülme (orgazm) fazı.(AI)