İnsizyonel herniler, abdominal cerrahi sonrası ortaya çıkan ve %7 ile %26 arasında değişen oranlarda görülen komplikasyonlardır. Bu komplikasyonların risk faktörleri arasında erkek cinsiyet, sigara kullanımı ve yara yeri enfeksiyonları bulunmaktadır. Riski azaltmak için önerilenler arasında uzun süreli eriyen veya hiç erimeyen materyallerle sütür yapılması ve sütür genişliğinin insizyon genişliğinden 4 kat fazla olması yer almaktadır. Abdominal aort anevrizması operasyonu sonrası insizyonel herni riskinin diğer aortaoklüziv vasküler cerrahilere göre daha yüksek olduğu görülmüştür. Bu durum, aort anevrizması ve insizyonel herni gelişiminin bağ dokusu metabolizma bozukluğu ile ilişkili olabileceği hipotezini desteklemektedir. Abdominal aort anevrizması cerrahisi sonrası insizyonel herni risk faktörleri hakkında henüz yeterli çalışma bulunmamaktadır. Ancak abdominal aort anevrizması ve karın duvarı hernileri arasında klinik bir ilişki olduğu düşünülmektedir. Bu iki hastalık grubunda da ekstrasellüler matrix metalloproteinazların işlevi, bağ dokusu oluşumu ve inhibitör faktörlerin aktivasyonu gibi ortak yönler bulunmaktadır. Abdominal aort anevrizması cerrahisi, insizyonel herni oluşumunu kaçınılmaz hale getiren bir kısır döngü oluşturmaktadır. Bu nedenle, kronik inflamasyon ve cerrahi stres faktörlerinin önlenmesi için tedbirler alınması ve yeni araştırmalar yapılması gerekmektedir.(AI)