Bu bölümde, Türk İslami bankalarının verimlilik perspektifinden çok kriterli performans değerlendirmesi yapılmaktadır. İslami bankacılık sistemi, kar ve zarar esasına göre işleyen ve risk paylaşımını öngören bir sistemdir. Dünyada faizsiz bankacılık olarak adlandırılan bu sistem, Türkiye'de Katılım Bankacılığı olarak bilinmektedir. Bir ülkede İslami bankacılık sisteminden bahsedebilmek için, o ülkedeki tüm ekonomik yapı buna uygun olmalıdır. Bu bağlamda, İslami bankacılıkla uğraşan bankalar için Türkiye'de katılım bankaları (KB) adının kullanılması daha doğru olacaktır. Ancak, faizsiz bankalar sadece İslam ülkelerinde değil, diğer ülkelerde de faaliyet göstermektedir. İslami bankacılığı ve faizsiz bankacılığı veya Katılım Bankacılığını ayıran temel özellik, işlemlerin ve hizmetlerin İslami prensiplere tam olarak uygun olarak gerçekleştirilmesidir. KB'ler, İslami finans kurallarına dayalı olarak ticari bankalara alternatif olarak kurulan faizsiz bankacılık işlemlerini yürüten finansal kuruluşlardır. Katılım bankacılığının temel amacı, faize karşı savunma yapan ve bu nedenle birikimlerini ticari bankalarda değerlendirmeyen bireylerin fonlarının ekonomiye kazandırılmasını sağlamaktır. Ancak, aynı zamanda Türkiye'de katılım bankacılığı, Suudi Arabistan, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi petrol zengini Arap ülkelerinden Türkiye'ye fon girişini sağlamak açısından da önemlidir. Türkiye'de faaliyet gösteren ilk katılım bankası 1984 yılında kurulan Albaraka Türk'tür. Şu anda Türkiye'deki katılım bankacılığı sisteminde Albaraka Türk (AT), Kuveyt Türk (KT), Türkiye Finans (TF), Ziraat Katılım (ZK) ve Vakıf Katılım (VK) olmak üzere toplam beş banka katılım bankası olarak faaliyet göstermektedir. Bankacılık sektörünün fon toplama ve fon tahsis etme olmak üzere iki temel fonksiyonu vardır. Katılım bankacılık sistemi aynı şekilde işlemekte olup, ticari bankaların faaliyetleriyle arasındaki fark sadece faizsiz ve İslami hassasiyetlere dikkat etmesidir. KB'ler, faiz hassasiyeti nedeniyle sisteme dahil edilemeyen boşta olan fonları sisteme dahil ederek tasarruf sağlama, kaynakları reel sektöre aktararak ekonominin gelişimine katkıda bulunma, vergi gelirleri aracılığıyla kamu gelirlerini artırma ve istihdama katkıda bulunma gibi nedenlerle Türkiye ekonomisi için değer yaratan kuruluşlardır. Türkiye'deki katılım bankacılığı son yıllarda dünya genelinde olduğu gibi büyük bir gelişme göstermiştir. Bu çalışma, katılım bankalarının verimlilik perspektifinden eksikliklerini gidermek amacıyla yapılmaktadır.(AI)
Atıf Sayısı :