Bu makalede, insan bedeninin özel yeteneklere sahip olduğu ve tüm sistemlerinin mükemmel bir işbirliği ile çalıştığı belirtilmektedir. Merkezi sinir sisteminin yaşam dinamizmini kontrol ettiği ve düzenli olarak çalışan kalbin vücuda kan pompaladığı ifade edilmektedir. Uygun egzersizlerin yapılarak solunum, sindirim, boşaltım ve iskelet kas sistemlerinin istenen düzeyde tutulduğu vurgulanmaktadır. Hareketsiz kalan bedenin hareket yeteneğinin azaldığı ve sağlık problemlerine yol açabileceği belirtilmektedir. Teknolojik değişikliklerin ve ilerlemelerin spor faaliyetlerini ve spor bilimini etkilediği ifade edilmektedir. Antrenörler, kondisyonerler ve spor bilimcilerin sürekli olarak sporcularının performansını ve sağlıkla ilgili parametreleri geliştirecek yeni antrenman metotları aradığı belirtilmektedir. Bu arayışın üç nedenle ortaya çıktığı ifade edilmektedir: sporcularda kısa süreli hazırlık dönemlerinin hızlı uyum ihtiyacı, tekrar eden yüklenme kalıplarının uyum hacminde düşüşlere neden olması ve sedanter kişilerin egzersiz için yeterli zamana sahip olamaması. Bu durumlarda spor bilimcilerin ve antrenörlerin farklı streslerle daha etkin egzersiz metotları uygulayarak yeni uyumlar geliştirmeyi beklediği belirtilmektedir. Aerobik kapasitenin geliştirilmesinde etkili olan yüksek şiddetli interval antrenman (YŞİA: HIIT) yönteminin öne çıktığı ifade edilmektedir. Bu yöntemin hızlı uyum ihtiyacını karşıladığı ve egzersiz süresini kısalttığı belirtilmektedir. Ayrıca YŞİA yönteminin çeşitli formlarıyla aerobik ve anaerobik kapasiteyi, kardiyovasküler sistemi ve metabolik fonksiyonları geliştiren bir antrenman yöntemi olduğu ifade edilmektedir.(AI)
Atıf Sayısı :