Biomass enerjisi, dünyada en yaygın kullanılan yenilenebilir enerji kaynaklarından biri haline gelmiştir. Biomass, kırsal alanlarda enerji güvenliğine katkı sağlar ve atmosfere net sera gazı emisyonlarının azalmasını sağlar. Dünya Enerji Konseyi'ne göre (2016), biyoenerji, dünya enerji karışımının %18'inden %14'ünü oluşturan en büyük yenilenebilir enerji kaynağıdır ve küresel enerjinin %10'unu sağlar. Biomass enerjisi, atmosfer kirliliğini önlemek ve ulusların enerji ithalatına olan bağımlılığını azaltmak için fosil yakıt enerjisi yerine kullanılan bir enerji kaynağı olarak kabul edilir. Biomass tarımsal artıklardan, orman ürünlerinden, hayvansal gübrelerden ve organik malzemeler içeren atıklardan kaynaklanabilir ve çeşitli dönüşüm süreçleriyle enerjiye ve diğer ürünlere dönüştürülebilir. Biyokütle, yakma, gazlaştırma, piroliz, anaerobik sindirim vb. gibi çeşitli dönüşüm süreçleriyle enerjiye ve diğer ürünlere dönüştürülebilir. Anaerobik sindirim, biyo-atıkların biyokimyasal olarak organik madde parçalanması süreci olarak tanımlanır ve atıkların kullanımı için en umut verici yöntemlerden biri haline gelmiştir. Anaerobik sindirim süreci, hidroliz, asidojenesis, asetogenezis ve metanojenezis olmak üzere dört ana adımdan oluşur. Anaerobik sindirim sürecinin ilk adımı, karmaşık organik maddenin daha basit bileşenlere hidrolizidir. Asidojenesis adımında organik asitler ve hidrojen üretilir. Son adımda organik asitler ve hidrojenden metan ve karbondioksit gazları üretilir. Anaerobik sindirim sürecinin ürünü biyogaz olarak adlandırılır. Biyogaz, metan, karbondioksit ve hidrojenin yanı sıra parçacıklar ve iz miktarlarda kirleticiler içeren renksiz ve kokusuz, yüksek derecede yanıcı bir gazdır. Son yıllarda, tarımsal atıklardan elde edilen biyogaz üretimi, fosil yakıtların çevresel etkilerini azaltmak için yeşil bir yol olarak dikkat çekmektedir. Biyogaz enerjisi, ısıtma ve elektrik üretimi amaçları için kullanılabilir veya yükseltilebilir ve doğal gaz şebekesine bağlanabilir. Biyogaz üretimi, yenilenebilir gaz üretmek ve sera gazı emisyonlarını azaltmak amacıyla birçok ülkede artan ilgi görmektedir. Tarımsal faaliyetler, Türkiye'de ekonomiye yüksek katkı sağlamaktadır. Türkiye enerji ithal eden bir ülke olduğu için tarımsal atıkların kullanımı enerji üretimine katkıda bulunabilir. Zeytin üretimi özellikle Türkiye'de önemli bir yer tutmaktadır. Zeytin üretimi artıklarının biyogaz üretimi için kullanılması, enerji üretimine katkıda bulunabilir ve sera gazı emisyonlarını azaltabilir.(AI)
Atıf Sayısı :