Bu metinde, hekimlik mesleğinde yaşanan bazı deneyimlerin ve zorlukların üzerinde durulmaktadır. Hekimlerin duygularını yok sayarak mesleklerini icra etmelerinin beklendiği vurgulanmaktadır. Bu durumun sonucunda hekimlerin insan tarafının unutulduğu ve stres ve baskıya karşı duygularını yok sayarak savunma mekanizması geliştirdikleri belirtilmektedir. Ancak, insani duygularını kaybeden bir hekimin ne kendine ne de hastalarına faydalı olabileceği ifade edilmektedir. Bu nedenle, toplum, yöneticiler, politikacılar ve eğitimcilerin hekimlerin insani yönünü unutturmayan bir müfredat oluşturması gerektiği vurgulanmaktadır. Tıp eğitimine edebiyat gibi insan bilimlerinin entegre edilmesinin hekimlerin hastalara bütüncül bir şekilde yaklaşmalarına ve etkili iletişim kurmalarına yardımcı olabileceği belirtilmektedir. Bu sayede hekimlerin insanlık değerlerine uygun bir şekilde hizmet verebilecekleri ifade edilmektedir.(AI)
Atıf Sayısı :