Mesane kanseri, üriner sistemin en sık görülen kanser türlerinden biridir. Amerika ve Batı Avrupa'da transisyonal karsinom baskın histolojik tipken, Orta Doğu'da schistosomiazis nedeniyle non-ürotelyal subtipler daha sık görülür. Hastaların %25'inde muskuler tabaka invaze hastalık veya metastatik evre tespit edilir. Bu durumda standart tedavi sistemik kemoterapidir. Ancak ikinci sıra tedavide kemoterapinin etkinliği düşüktür. Bu nedenle immün checkpoint inhibitörleri, sistemik kemoterapi sonrası ilerleyen hastalarda alternatif bir tedavi seçeneği sunar. Prognostik faktörler arasında viseral metastaz varlığı, kötü performans durumu ve moleküler faktörler yer alır. Fibroblast büyüme faktör reseptörü (FGFR) 3 ve 2 genetik alterasyonu, platin bazlı kemoterapi sonrası tedaviye verilen yanıtı öngörebilir. P53 gen mutasyonunun rolü ise henüz tam olarak belirlenmemiştir. ERCC1 geni ise alkile edici kemoterapi ajanlarına dirençten sorumlu olabilir. Metastatik hastalıkta birinci basamak tedavide sisplatin bazlı kemoterapi standarttır. Ancak sisplatin toksisitesi nedeniyle bazı hastalarda sisplatinli rejimler kullanılamaz. Medikal olarak uygun hastalara sisplatinli kombinasyon kemoterapi rejimleri önerilir.(AI)
Atıf Sayısı :
