Bu makalede, immünolojik toleransın önemi ve mekanizmaları ele alınmaktadır. İmmünolojik tolerans, bağışıklık sisteminin kendi antijenlerine karşı yanıt oluşturmaması durumudur. Bu süreç, vücudun kendi antijenlerine karşı bir bağışıklık yanıtı oluşturmadığı \"doğal\" veya \"self tolerans\" şeklinde veya bağışıklık sistemini manipüle ederek dış antijenlere karşı tolerans kazanılan \"indüklenen tolerans\" şeklinde kendini gösterir. İmmünolojik tolerans, merkezi tolerans ve periferik tolerans olmak üzere iki şekilde oluşabilir. Merkezi tolerans, otoreaktif lenfosit klonlarının tamamen immünokompetan hücrelere dönüşmeden önce silinmesiyle oluşturulan toleransa karşılık gelir. Timus ve kemik iliğinde olgunlaşan lenfositler, kendi antijenlerine maruz bırakılarak pozitif seçim ve negatif seçim süreçlerinden geçerler. Bu süreçler sonucunda, tolerans kazanmış lenfositler düzenleyici T hücrelerine dönüşerek bağışıklık sisteminin farklı bölgelerine göç ederler. Bu makalede ayrıca, timus epitel hücrelerinin self-proteinleri kodlayan genlerin ekspresyonunu sağlayan AIRE genini ifade ettiği ve bu genin mutasyonunun otoimmün poliendokrin sendrom adı verilen bir hastalığa neden olduğu da belirtilmektedir.(AI)
Atıf Sayısı :