Bu bölümde, intrakranial kitlelerin görüntülenmesi üzerine bir inceleme yapılmaktadır. Beyin tümörlerinin tanısı hızla artmaktadır ve bu durumun en büyük nedeni, bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRG) gibi kesitsel incelemelerin yaygınlaşması ve maliyetlerin düşmesidir. Bu incelemeler sayesinde lezyonların yeri, uzanımı ve komşuluğundaki yapılarla olan ilişkisi kolaylıkla değerlendirilebilmektedir. Beyin tümörlerinin sınıflandırılması ve tanısında, lezyonun yerleşim yeri ve hastanın yaşı büyük önem taşımaktadır. Yenilenen WHO 2016 sınıflaması, genetik tanımlamaları da içermektedir. Bu bölümde, intrakranial yerleşim gösteren ekstraaksiyal kitlelerin yerleşim yerleri ve tanımlayıcı özellikleri üzerinde durulmaktadır. Lezyonun beyin ile olan ilişkisi, beyin omurilik sıvısının görünümü, damar yapılarının itilmesi, duranın lezyon ile beyin arasında bulunması ve ödemli beyaz cevher ile kitle arasında sağlam korteks dokusunun ayırt edilebilmesi gibi bulgular önemlidir. Ayrıca, kitlenin komşu kemikte oluşturduğu değişiklikler, dura üzerinde geniş tabanlı oluşu ve meningeal değişikliklerin varlığı da ekstraaksiyal kitlelerin belirlenmesinde önemli ipuçları sunmaktadır. Ancak bazen intraaksiyal ve ekstraaksiyal kitlelerin ayırt edilmesi zor olabilir ve bu durumda tümörün kaynaklandığı lokalizasyonu belirlemek için sekonder bulgulara yönelmek gerekebilir. Lezyonun yoğunluğu, kenar özellikleri, kontrast tutulumu ve içeriği bu bulgular arasındadır. Hasta yaşı da dikkate alınması gereken bir kriterdir. Çocuk ve erişkin yaş grubunda bulunan tümör çeşitleri farklılık gösterebilir.(AI)