Erektil disfonksiyon (ED), tatminkar bir cinsel performans için yeterli ereksiyonu başlatma ve sürdürmede kalıcı bozukluk hali olarak tanımlanır. ED, fiziksel ve psikososyal sağlık durumunu etkiler ve hasta ile birlikte partnerinin de yaşam kalitesi üzerine önemli etkileri olur. ED'nin yüksek prevalans ve insidansa sahip olduğu epidemiyolojik çalışmalarla gösterilmiştir. ED'nin fizyopatolojisi vaskülojenik, nörojenik, anatomik, hormonal, ilaç ilişkili ve/veya psikojenik komponentlerden oluşur. Çoğu olguda ED'nin fizyopatolojisi organik komponentten çok, psikojenik komponentten oluşur. Vaskülojenik nedenler arasında sigara içmek, düzenli fiziksel egzersiz yapmamak, obezite, kardiyovasküler hastalıklar, diyabet mellitus, hiperlipidemi, metabolik sendrom, major pelvik cerrahi veya radyoterapi yer alır. Nörojenik nedenler arasında santral ve periferal nedenler bulunur. Santral nedenler arasında dejeneratif hastalıklar, spinal kord travması veya hastalıkları, inme, santral sinir sistemi tümörleri yer alırken, periferal nedenler arasında diyabet mellitus, kronik böbrek yetmezliği, kronik karaciğer yetmezliği, polinöropati, cerrahi veya radyoterapi yer alır. ED'nin fizyopatolojisi hakkında daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.(AI)
Atıf Sayısı :